Okuyacağınız öykülerin hiçbiri aşkı yargılamak istemiyor, bir soruşturma yalnızca.
Nasıl bir bağdır aşk? Gücü, temeli nedir? Gerçekliği, büyüklüğü neye göre, nasıl ölçülür?
Karşılıksızlık, sonsuzluk, eksiklik, bütünlük, sürdürülebilirlik, vb., hepsi aşkın sorunsalları.
Kadınlar mı aşkı daha çok sorgular?
Doğu’da nedir, Batı’da nedir aşk?
Kumar olmalı mı? Beklemeye değer mi?
Öykünün birinde yazar aşktan geriye kalanı düşünmenin bile insana iyi geleceğini, aşktan harap olmanın özgüveni
pekiştireceğini yazıyor.
“Hayatla insan arasındaki seçimini yapmış ve Nuran’ı seçmiş bir Mümtaz ancak, her sabah düşünü kurduğu kahraman
olabilir. Nuran’ı Bursa’lara kaçırtan, aşktan öldüren, yarın da Vaniköy’e gömecek bir Mümtaz değil.” Nuran’ın Acıları
“Biliyor musunuz… sizin bir sevgiliye ihtiyacınız var dedi
Utangaç bir kahkaha attım
Zor kadınsınız sizinle arkadaşlık kurmak zaman alacak diye ekledi Doğruydu söylediği.” Procope’ta Aşk