Fantastik edebiyatın yaşayan en önemli isimlerinden ve Dünya Fantazi Ödülleri’nde Hayat Boyu Başarı Ödülü sahibi Peter S. Beagle’dan zarif bir modern çağ masalı: Kalabriya’da.Claudio Bianchi, Güney İtalya’nın mükemmel manzaralı Kalabriya bölgesindeki bir yamaçta uzun yıllardır tek başına yaşıyordu. Kendi hâlinde bir insan olan ve yabancılara şüpheyle yaklaşan Claudio, günlerini çiftçilik yaparak ve şiir yazarak geçiriyordu.Soğuk bir sabah çiftlikte sıradışı bir ziyaretçi belirdiğinde ise Claudio’nun hayatı

"Arnason'ın bilgece ve ilgi uyandıran hikâyeleri, kanıksadığımız şeyleri sorgulamamızı sağlıyor. Sevme biçimimizi, nasıl savaştığımızı, nasıl yaşadığımızı.” Maureen McHugh, Tiptree ve Hugo Ödülleri sahibi “Büyük bir yazar, bireysel bir yaşam hikâyesi yazabilir ve bununla daha büyük bir dünyaya dair bir çağrışım da üretebilir. Ancak, dünyanın tarihöncesini ve geleceğini kapsayacak kadar büyük bir çağrışıma nadiren rastladım. Ya da bunun yirmi binden biraz daha fazla kelimeyle başarıldığına. Arnason büyük bir

22. yüzyılın ilk günleri, Kuzey Avrupa ülkelerinde yoğun kar yağışı altında başlamıştı. Geçen yüzyılın ikinci yarısından itibaren küresel sıcaklık artışıyla boğuşan dünya insanları, bu kez yeni bir tehdit altındaydı. Sera gazları emisyonu ve sıcaklık artışı, atmosferde kararsız bir yapı oluşturmuştu. Aşırı sıcaklık ve basınç farkından dolayı, kavrulup çölleşen dünya, bu kez korkunç fırtınalarla sarsılmaya başlamıştı. Kuzey ülkelerinde başlayan yeni iklim krizi, bölge insanlarını güneye göçe zorlamıştı. Okya

ARTIK VENOM DEĞİL Mİ?! TAM DA VENOM’UN EN ÇOK SES GETİREN HİKÂYESİ daha da heyecanlı hale gelemez derken Donny Cates, Eddie Brock’un dünyasını -yine- tersine döndürüyor! Ama bu sefer işin içinde ejderhalar, tanrı konak bedenler ve bol bol kavga dövüş yok. Hayır, hayır. Eddie, bu sefer Marvel Evreni’nde daha önce hiç görülmemiş bir şekilde duygusal hesaplaşmalar yaşayacak! Eddie, uzun zamandır ilk kez bu kadar kendi başına kalacak ve yaşadığı sessizliğin gürültüsünde boğulacak. Ayrıca: San Fransisco, Eddie’n

EDDIE BROCK’UN İŞİ BAŞINDAN AŞKIN! SERİ KATİL SİMBİYOT CARNAGE SERBESTÇE DOLANIRKEN Venom’un, oğlu Dylan’ı bedeli ne olursa olsun koruması gerekiyor! Ama etraftaki yegane simbiyotlar Venom ve Carnage değil - ve bu da ceset sayısında görülmemiş bir artış yaşanıyor demek oluyor! Kan gövdeyi götürürken ve Carnage’ın ordusu New York sokaklarında sürüler halinde dolanırken, Venom’un çarpık tohumlarından daha fazlası ortaya çıkınca ne olacak?! İşler yeterince kötü değilmiş gibi Dylan’ın Venom’un, Carnage’ın ve Ma

ŞEHİR KIRMIZIYA… KAN KIRMIZISINA BOYANIYOR! VENOM’UN PSIKOLOJIK SORUNLU ÇOCUĞU CARNAGE GERI DÖNDÜ ve bugüne kadar simbiyot giyen herkesi öldürmek istiyor! Cletus Kasady, aylardır Marvel Evreni’nin etrafında dolanıp duruyordu ama artık New York’a muhteşem geri dönüşünü yapması gereken özgüveni kazandı -- üstelik artık her zamankinden de daha güçlü! İşleri daha da kötü hale getirecek biri hikâyeye giriyor ama hayır, o sandığınız kişi değil! Örümcek Adam ve Venom, Carnage’ın deliliğiyle başa çıkmak zorunda ama

MARC SPECTOR ASLINDA MOON KNIGHT! ...YOKSA DEĞİL Mİ? Bunu söylemek son günlerde çok zor çünkü sokakları saran adaletsizliğin yakasına iki eliyle birden yapışıyor. Aslında üç de olabilir? Konshu’nun mistik gücü yolunu aydınlatmasına rağmen gecelerin en büyük dedektifi kendisi kadar kaçık bir şehri nasıl kurtarabilir ki? Zafere ulaşan yol çok acı verici olacak! Moon Knight hayaletlere yumruk atarken (!), hastaları delirten bir uyku deneyini araştırırken, mantar mezarlığı gezegenine (!!) giderken, Black Spectr

Hugo ödüllü yazar John Scalzi’nin yakın gelecekte geçen bilimkurgu - gizem türündeki Sendrom serisinin ikinci kitabı Frontal, sürükleyici bir macerayla birinci kitabın bıraktığı yerden devam ediyor. Dünya genelinde milyonlarca insanın hareket kabiliyetini elinden alarak onları yatağa mahkûm eden Haden Sendromu’nun hâlâ bir tedavisi bulunamamıştır. Ancak insanlar türlü icat ve keşiflerle hastalığın olumsuz yanlarını en aza indirmeyi başarmışlardır. Sendromdan mustarip insanlar, yani Haden’lar, artık sipio d

Rakip olmakla lanetlenmiş iki kadın… Birinin zaferi diğerinin felaketi olacaktı. On altı yaşındaki Mina annesizdi, büyücü babası gaddardı ve sessiz kalbi hiç kimse için sevgiyle atmamıştı. Gerçi hiçbir zaman atmamıştı ama Mina bunun normal olduğunu düşünmüştü. Babasının kalbini çıkardığını ve yerine camdan bir kalp koyduğunu hiç tahmin etmemişti. Whitespring şatosuna adım atıp kralını ilk kez gördüğü anda Mina bir plan yaptı. Güzelliğiyle kralın kalbini kazanacak, kraliçe olacak ve sonunda aşkın nasıl bir h

Başlangıçta karanlık vardı. Callie ile tanışmadan ve Pazarlıkçı olmadan önce, bir kâtibin piç oğlu Desmond Flynn vardı: Zayıf bir anneden doğan, biraz büyüyle lanetlenmiş ve kaderinde bir köleyle evlenmek olan o çocuk… Ancak kaderin aklında başka bir plan vardı. Karanlık yok olana dek. Arestys'in çorak mağaralarından Somnia sarayına uzanan ve yeryüzünün hile dolu sokaklarında ruh eşini arayan bu hikâyede, Desmond Flynn’ın acı ve intikam hırsıyla çıktığı yolun sonunda Akşam Yıldızlarının İmparatoru olmasına

Callie ile tanışmadan ve Pazarlıkçı olmadan önce, bir kâtibin piç oğlu Desmond Flynn vardı: Zayıf bir anneden doğan, biraz büyüyle lanetlenmiş ve kaderinde bir köleyle evlenmek olan o çocuk… Ancak kaderin aklında başka bir plan vardı. Karanlık yok olana dek. Arestys'in çorak mağaralarından Somnia sarayına uzanan ve yeryüzünün hile dolu sokaklarında ruh eşini arayan bu hikâyede, Desmond Flynn’ın acı ve intikam hırsıyla çıktığı yolun sonunda Akşam Yıldızlarının İmparatoru olmasına şahitlik edeceksiniz.

“Bir dost ölür, yükselir mavi alevler güç gömülür, kül olur her yer.” Ailesi hakkında saklanan sırları öğrenen Victoria Sirius, gerçek kimliğinin peşine düşemeden bir savaşa sürüklenir. Hamal Birliği’ndeki arkadaşlarıyla beraber Richard Sirius’un ülkenin dört bir yanında gerçekleştirdiği idamlara baskın yapıp kendileri gibi olan çocukları kurtarmaya çalışırlar. Kehanette söylenenler birer birer gerçek olurken Victoria’nın en yakınlarından gördüğü ihanet savaşın seyrini değiştirir. Young taşının parçalarını

“Bir dost ölür, yükselir mavi alevler güç gömülür, kül olur her yer.” Ailesi hakkında saklanan sırları öğrenen Victoria Sirius, gerçek kimliğinin peşine düşemeden bir savaşa sürüklenir. Hamal Birliği’ndeki arkadaşlarıyla beraber Richard Sirius’un ülkenin dört bir yanında gerçekleştirdiği idamlara baskın yapıp kendileri gibi olan çocukları kurtarmaya çalışırlar. Kehanette söylenenler birer birer gerçek olurken Victoria’nın en yakınlarından gördüğü ihanet savaşın seyrini değiştirir. Young taşının parçalarını

Kargaları özgür bırak, Fallon, onlar seni kraliçe yapacak. Bir kâhin gelecekte kraliçe olacağımı haber verene kadar yuvarlak kulaklarımın lanetini kırabileceğimi hiç düşünmemiştim. Nihayetinde ben büyü yapamayan, hayvanların sevdiği ama tüm safkan perilerin nefret ettiği bir yarımlıktım. Bir safkan peri hariç. Luce prensi Dante Regio, bana ilk öpücüğümü verdiği günden beri kalbimin tek sahibiydi. Birkaç demir kuş heykeli toplamak mevcut kralı devirip kardeşini yanı başımda hükmetmesi için k

2. yüzyılda yaşayan Samsatlı Lukianos, dönemin tarihçileriyle alay edeyim derken farkında olmadan dünyanın bilinen ilk bilimkurgu öyküsüne imza attı. Öyküsünde hem Ay’a yapılan bir yolculuğu kurguluyor hem de dünya dışı uygarlıklardan dem vuruyordu. Ortaya çıkışındaki rolüne uygun olarak mizah ve yergi, bugün de bilimkurgunun ayrılmaz bir parçası olmayı sürdürüyor. Öteden beri mizahçılar, gerçeğin herkesçe bilinen ama atlanan detaylarını öne çıkarıyor, bizi yine bize anlatıyor. Güldüğümüz şeyler, düşünsel d

Odysseus’un yitik, yalnız adası İthaka keskin zekâsıyla nam salmış kralının yokluğunda kıymete binmişti. Sarayın salonu tıka basa doluydu; yiğit yahut zengin talipler, hizmetçiler ve de insan kılığına bürünmüş tanrılar. Bir de iffetli kraliçe ve babasının yerini doldurmaya çabalayan bir oğul: Penelopeia ile Telemakhos. Her gününü arsız taliplerini oyalamak, gönüllerini hoş tutmakla, bitirmeye niyetlenmediği bir kefeni dokumakla geçiren Penelopeia'nın krallığı yönetmesi, oğlu Telemakhos’u beladan uzak tutmas

ORTAPIA’dan çıkan yeni kitabımız Dünyanın En Yalnız Beyni, Dr. Serkan Karaismailoğlu’nun eşsiz anlatımıyla buluşuyor okurla. Yazar gençlere, ebeveynlere, eğitimcilere; aslında popüler kültürün kıskancında yaşayan tüm ergenlere ve onların etrafındaki yetişkinlere önce bilim insanı sonra da yazar kimliğiyle ve hep alışık olduğumuz kendine has hikâye kurgusuyla sesleniyor.Bu kitap, başta ergenler olmak üzere gençliği yoldan çıkarmak amacıyla yazılmıştır. Sigara ve alkol kullanma yaşının iyice düştüğü, li

PERİLERE DAİR HER ŞEYİ BİLDİĞİNİ, ONLARI TANIDIĞINI MI SANIYORSUN? TEKRAR DÜŞÜN. Hayatlarımız artık tekerlemelerden ve Peri masallarından ibaret Allie. Allie Hunter’ın ikiz kız kardeşi büyülü çemberden geçip Peri Diyarı’na adım attığında ölümcül Perilerin dışarı çıkmasına sebep olur ve bu Periler, Allie’nin kasabasına yıkım getirmeye kararlıdır. Ruhlar ve Peri âlemine ait varlıklar dışında hiçbir şey göremeyen Allie, hayal kırıklığı ve öfke içindedir ancak Perileri yok etmeye de oldukça kararlıdır.

Dünya tehlikede… Hem bizimki hem de diğeri… Charlie Reade on yedi yaşında, beyzbol ve Amerikan futbolunda başarılı, sıradan bir lise öğrencisidir. Bir gün Radar adında bir köpek ve onun sahibi Bay Bowditch’le tanışır. Bay Bowditch bir tepede, tekinsiz görünen büyük bir evde tek başına yaşamaktadır. Evinin arkasında zaman zaman tuhaf seslerin duyulduğu bir kulübe, kulübenin içindeyse bir kuyu vardır. Ve masal bu ya, bu kuyu bambaşka bir dünyaya açılır. Gökyüzünde iki ayın ve bizim dünyamızdaki gökbi

Hissedilerek yazılan bu kitabı biliyorum ki hissederek okuyan birçok okuyucum, yansıtılmaya çalışılan yoğun duyguları tüm ince detaylarına kadar fark edecek. Karışık gibi görünse de aslında birçok noktada okurun kendisini bulacağını biliyorum. İnsanın düşünceleri tıpkı Sitra gibi; kalbine ait olmaması gereken bir sıkıntı gelip tam da kalbinin orta yerine oturabiliyor. Her dert benzer olmayabilir, her dert aynı sonu getirmeyebilir ve aynı doğruyu savunmayabilir. İnsanlardan defalarca yara alan ve insanlı