Sahi! Siz hiç mürekkep ağlayan bir kadın gördünüz mü? Ben gördüm O her ağladığında gözyaşları Sayfaların yanağından hikaye misali süzülür

Hikâyelerimde kaybolmaya hazır mısınız, çocuklar?

Öyle güzel sevdirttin ki kendini bana, içimdeki sana olan sevgimi yazmak istesem. Dünya üzerinde var olan, bütün alfabelerde ki harfleri bir araya toplasam, milyonlarca söz yazsam. Yinede içimde ki sana olan sevgimi sözlere dökemem. Çünkü hayal edemeyeceğin kadar çok sana olan sevgim.

Bazen hiç bir şey göründüğü gibi, veya bizim kendimizce yorumladığımız gibi değildir... Gerçek göründüğünden farklı olabilir

Bir yanımız yeşil diğer yanımız mavi Hırçın rüzgarın başını okşadığı bir meşe ağacının gölgesinde İki kişilik ahşap çatı.. Gülümsüyoruz birbirimize Gözlerimizdeki sevinç tok.. Öyle mutluyuz ki biz bize Çünkü tüm bunların seninle bir ilgisi yok..

Bir usuldür sevmek. Dudakları açan alametifarikadır ve bir canlıya su kadar iyi gelir sevdiğini söyleyebilmek. Sevgi ise, kalbinin müsaadesi kadar dolar içine. Sevebilmek başka mesele, o zaten herkesin erişemeyeceği bir mertebe. Ve sevmenin türevlerinde bulursun kendini çünkü aşk anlatır seni...

Kitap Tanıtım Yazısı : Nasıl ki yeni bir spora başladığınızda vücudunuz buna hazır olmadığında ağrı yapıyorsa, düşüncede böyledir. İlk defa tanıştığınız bir düşünceye çok sert şekilde tepki verebilirsiniz. Aklınız buna hazır olmayabilir. Yeni açılımlara kapalı olmanız ilerlemenizin önündeki en büyük engeldir. Uyumlanma süreci sancılı olabilir, bir zaman sonraysa aklınız temizlenir, temizlenen akılsa her yeniliğe açıktır. Hakikat de bu şekildedir, kirlenmiş akıllar akledemez, idrak etmeniz için kendinizi fed

Yabanda ördüğüm bu şiirler sizlere. İiçinde sevgisine umut barındırmayan ve belki de sevgiden mahrum kalmış bütün eski sevenlere...

Kaç gece geçecek böyle Gel artık yanıma Bana birşeyler söyle Hiç iyi değilim Umutlandır beni yine Solup gideceğim Başkası olmaz Bu kalp senin Gel beni yeniden yaşat Kayıp güneşimsin Kayıp nefesimsin Kaç gece geçecek böyle Bu soğuk odalarda Gel artık yanıma Bana birşeyler söyle

Hayatta zaman zaman tökezleriz, ne yapacağımızı bilemeyiz. Sorunlar üst üste yığılır, boğulacak gibi oluruz. Sanki hayat bizimle dalga geçiyor gibi gelir. Benim yaşadıklarım da genç yaşta bunun gibiydi. Başıma gelen her şeyi iyiliklerin müjdesi olarak gördüm. Hayata daha sıkı sarıldım ve sonunda hediyelerim büyük oldu. Şu anki hayatım her şeye değer. Karşımıza çıkan her zorluk bizi büyütmek ve hayata hazırlamak için vardır.

Eğitim bir aşktır.Aşk nasıl ki karşılık görmese de sevmek ise, mesleğine aşık bir öğretmende öyledir.Öğrencilerinin ayakları üzeride durması ve zirveye doğru yükselmesi onun için en büyük ödüldür.Kin, nefret, küsmek onun için ilkel duygulardır.Duygusal olgunluğa erişmiş ve dengeli kişilik sahibidir.Bu bakımdan öğrencilerinin kimliğinin hiç bir önemi yoktur.Renk, milliyet, inanç,cinsiyet ayrımı öğretmenin defterinde yazmaz.Hiçbir engel onu doğru bildiği yoldan alıkoyamaz.En tatlı şeftalileri yetiştirmek onun

Hislerim, benim olduklarım yarattığım ben`ler ya da karakterler, belki senin on yıl sonraki halin ya da on yıl önceki veya şimdiki... Hiç önemi yok. Çünkü hepsi benim hissiyatıma dayalı bir ben ve aynı zaman da sensin de. Aynayız hepimiz birbirimize. Bazen insan yanındakine bakar duvar gibidir; ama bir şeyler okurken sanki o cümlelerdeki kendidir. Ki zaten bunun için yazdım. Bir şekilde değiyoruz birbirimize. Ve ben yazarken arınıyorum sanki. Yağmurdan sonraki toprak kokusu gibi. Hoş...

O eksikti ve herşey onsuzlukta yitmişti. Severken çekilen ızdırap aşkın matemiydi. Hatalar ve gidişler hep aynı yolun yolcusuydu. Gelmeyecekti belki de gelemeyecekti. Yinede bir umut bekleyecekti kalbim onu. Ben yalnızlıkta yok olmuş bir ruh. Yaşam ve acı arasında yıkılan hayallerin enkazı. Ses verin ne olur sessizliğime. Mısralarımla beraber haykırır mısınız sevgimi? Sevilen duyar belki o zaman sesimi. Ey gönlümde hüküm süren sevdanın sahibi bendeki seni anlatmak eksik bırakır mısraları. Ah bir gelsen tama

Nasip Şimdilerde herkesin yüreği herkeste, Kimi sevebilirsin ki? Öyle karanlık ki ardı arkası, Bir Şems koysan da göremezsin ki. Aşktır deyip varsan sofrasına, Haram lokmayla doyamazsın ki. Mevlana gibi dönüp dursan huzurunda, Bir kez olsun yaranamazsın ki. Yunus gibi güzel ahlaklı olsan da, Kaderinde bir nursuzdan yara almak varsa, Nasibinden öteye varamazsın ki.

Kitap muhasebeye yeni başlamış başlayacak veya mevcut kayıtların daha kolay anlaşılmasının sağlanması maksadı ile kaleme alınmıştır. Muhasebe mesleğini icra eden veya başlayacak olan bireylerin temel isteği, hızlı bir şekilde kayıtları öğrenme aşamasını tamamlayıp bu kayıtların hangi sonuçlara varabileceğinin analizine varmaktır.Bu sebepten ötürü hesapların açıklamaları mümkün olduğu ölçüde sadeleştirilerek anlatılmıştır. Her muhasebe hesapların kullanılışı sonucu bu hesapları oluşturan mizan yansımaları k

Şimdi sen belki kinde güdersin bana Bilmezsin ki sevdamın seninle bir hesabı yok artik Bir günaydına sığdırabilseydim seni Hiç beklemezdim ki geceleri Beklediğim sabahlar olmadığı gibi Gelmeni beklediğim gecelerim de yok artık

Kitap Tanıtım Yazısı : Bu kitap 6-9 yaş grubunun eğlenerek çözeceği müfredata uygun Türkçe matematik hayat bilgisi dersleri ile ilgili bulmaca sudoku kodlama şifre çözme etkinlikleri içerir .

Susuyorum. Sustukça kanadım. Sustukça ağladım. Öyle çok kelime vardı ki kalbimden dilime dökülmek için can atan. Ama nasıl korktum bilemezsin. Olurda bir kelimem dokunur diye, kırar seni diye. Nasıl öldürürdüm o zaman ben kelimelerimi? Ben kelimelerime bile sahip çıkarken sırf canını yakmasın diye bunca yaşattığın mutsuzluk niye? Neden `o beni üzmez` dediğim adam her hareketinde, her sözünde yok oluşuma imza attı? Ben seni sakınıp saklarken, sen neden kırıklarımı toplamak yerine daha da darma duman ettin be

Anne olmak için doğurmak, aile olmak için yıllarca bir arada yaşamak yetmiyordu. Bazen en uzağındaki insanlar sana en yakın oluyordu. Yıllarca içinde sakladığın kanlı gözyaşların bir başkasının huzurunda istemsizce dökülüyordu. İşte biz buna gerçek hayat diyorduk acısıyla tatlısıyla. Uyku ve uyanıklık arasında araftayım her gece olmasa da mutlaka yaşadığım bir durumdu bu. Ağzımda o iğrenç sigara ve susuzluğun tadı vardı su içmek istiyordum. Bedenimin ter içinde kaldığını hissediyor ve nefes alamıyorum sanki