Bu kitap eğitime önem veren her evde bulunması gereken bir başucu kitabıdır. Öğrencilerin sınavlara nasıl hazırlanması gerektiği bu aşamada nelere dikkat etmeleri, Vazgeçmeden sonuna kadar mücadele ederek başarıyı nasıl ulaşacaklarını, Zorda ve kararsız kaldıklarında ne yapacaklarını, Okulda ve evde nasıl bir çalışma yolu izleyeceklerini, Kazanılan başarının sürekliliğinin nasıl sürdüreceğini, Kendilerinde var olan yetenekleri nasıl kullanacaklarını öğreten bir kılavuzdur. İnanarak çok çalışmak size mutlaka

Bir Nebze 50% İndirimli12.50 TL Yazar Adil Güzelsoy Piyasa Fiyatı 25.00 TL Satış Fiyatı 12.50 TL ISBN / Yayınevi 978-605-7946-83-6 Kitap Türü Diğer Kitap Bilgisi Dili Türkçe, 104 Sayfa, Genel Seri 894, 135 X 195 mm, Basım Yılı 2019 İç Sayfa Kağıt Türü Enso, Siyah Beyaz, 60 gr, Font Minion Pro 10-11 Punto Kapak Cilt Renkli, 1. Hamur, 240 gr, Amerikan Cilt, Mat Selefon Editör Şükran Onay Son Okuma Alev Sevgi Mizanpaj Zümran Usta Kapak Tasarım İsmet ÖZKAN Bu kitapı kredi kartı veya EFT/havale yöntemiyle 1

Bir hikaye, bir roman okuduğunuzu ya da bir film izlediğinizi düşünün. Her bir hikaye de veya film de olduğu gibi burda da bir başkahraman var. Başkahraman sabahları uykudan uyanır, işe gider, işten çıktıktan sonra arkadaşlarıyla buluşarak yer, içer, daha sonra eve gelerek uyur. Sabah uykudan kalkıp tekrar aynı şekilde devam eder.Böyle bir hikayeyi, romanı ya da filmi kim okuyup, izlemek ister ki? Hiç kimse. Hiçbir senarist, ya da yazar demin belirttiğim gibi bir film çekmez, ya da roman yazmaz. Filmi veya

Birine derdinizi anlatmaya başlasanız hemen sözünüzü keser ve kendi derdini sizinki ile yarıştırmaya başlar. Bu yüzden derdini kağıda dökmek gizli bir eylem, bir başkaldırıdır. Bu kitap birbirini hiç görmemiş iki genç kızın hikayesi. Birbirinden çok farklı ama bir o kadar birbirine benzeyen bu iki kızın hikayesini okurken kendinizden de bir şeyler bulacak ve kitabın etkisinden uzun süre kurtulamayacaksınız. Bazen Betül, Bazen Neşe olacaksınız ve bu hoşunuza gidecek. Bir noktadan sonra sizde Nergis Sokak No:

Geçmişin yaranı deşmek için sürekli fırsat kollar. Anılar hayat yolundaki her sapakta yüreğine hücum eder. Kaçacak, sığınacak bir yer arasın ancak nafile. Yaşadıklarını hatırlamamaya gayret edersin. Hatta o an vakit kazanmak için boğazını yoklarsın. Dilinden, damağından medet umarsın. Çaresiz bırakırlar seni. Altı üstü bir yutkunma oysaki. Bir geçse boğazından, ah bir geçse. Sanki o saniye her şey silinecek hafızandan. Fakat o kadar kolay değil aziz insan, öyle basit değil o mevzu. Üzerinden onca yıl geçmiş

Hiç bilmediğiniz bir yaşam sizi kendinizle yüzleştirir mi? Kimsesiz bir sokakta rüzgârla yuvarlanan toz bulutuydu onların hayatları. Kimsesiz ve sessiz. Bulutlu günlerin armağanıydı onlar. Menfaatsiz ve sevgi dolu... Kendinizden anlar bulacağınız gerçek hikayeler, hayattan artakalan, bilinenin ötesindekiler sizi bekliyor. Kalbinizin sınırlarını aşın.

Kusura bakma. Başka bak, Aşk'a bak. Gözlerini zirvesinde adına 'aşk' dediğin ne varsa hepsinin bir arada toplandığı yüksek dağlara dik. Şimdi kaldır kafanı umuda bak. Bak ki geçsin geçmez dediklerin, dinsin dinmez zannettiklerin. O uçurumun kenarına sırtını dön ve umuda gülümse. Sen de öğren nefes alırken yaşamayı, sen de hisset hayatta olmayı. Bu dünya yaşamak için uzun, ölmek için çok kısa.

Köyümüz Elpidas, yerli Rumları köyü terk ettikten sonra, nüfus mübadelesinde güney göçmeni Türklere verilmiş, kerpiç hanaylı evlerden oluşan bir köydü. Savaşın hengâmesinde köye ilk girenlerin anlattıklarına göre, Rumlar öyle bir korkuyla evlerini terk etmişlerdi ki, hala yanan fırınlarda ekmeklerini, bahçelerinde çalışan su motorlarını ve mandıralarda hayvanlarını bile bırakmışlardı...

Bazen bir çıkış yolu bulamaz dolanıp durursun.. Sesin soluğun kesilir gardın düşer ... Kendini kalabalığın içinde çok yalnız hissedersin.. Değer verdiklerinden,En yakınlarından kazık yersin, Sevgini ziyan ederler ,iyiliklerinin kıymetini bilmezler.. Anlaşılmak ister, anlamak istersin bu hayatı... Bu satırları okuyan kişi Kitabın içinde kendini daha segerli hissettirecek,sorunlarını çözmeni sağlayacak ve potansiyelini açığa çıkaracak bir yol bulacaksın... Bu satırları okuman tesadüf değil elbet yolu

Bir Japon efsanesine göre şu an olduğunuz kişi, bir önceki yaşamınızda ki en sevdiğiniz kişiymiş. Ve Japonya da ki aşıklar birbirine ölmeden önce Beni sana bırakır mısın? Diye sorarmış. Bunun anlamı bu hayatını bana adadın bir sonra ki hayatını da bana adar mısın? Olurmuş. Şimdi soruyorum sana bana adamadığın bu hayat için değil. Efsane gerçekse eğer bir sonraki hayatın için Beni sana bırakır mısın?

Sensizliğe yine uzak kalp ağrısı, Sana bakılması zor olanda bu değil midir? Bırakılmak istese de bırakılmayanlardansın. İstesem de bakmanı çevirir o gözleri gözlerimde uzak durur, elleri ellerime, teni tenime,kokusu uzak durur. Bu bendeki sessizliğe. zaman mı bıraksam, yoksa zamanı alıp doğruluğa mı götürsem Seni? Bırakılması zor olan Sen... Sensizliğe yine uzak kalp ağrısı, bizi ağırtan da bu değil midir? Seni kendimde buldum, Bizi ısıtan da bu değil midir? Sevda ile canlandırdım, Bizi bağlayan da bu deği

GURBETİN YOKUŞUNDA Bükülmez bir dağ idim neler geldi başıma Yetsin artık matemler bu sevda yakışında Kalırsam yaban elde bakmam sabır taşıma Ruhum yazıya dolar gurbetin yokuşunda Dallarını sarkıtmış gönül hüzün bağına Yağmurlar damla damla düşer hasret dağına Süzülürken yüreğim çağlar vuslat ağına Ruhum maziye dalar gurbetin yokuşunda Bomboş hayallerle bir umut arar gözlerin Bakmayın bu halime bitirdi son sözlerin Sinemi hiç yakmazdı olmasaydı közlerin Ruhum taziye çalar gurbetin yokuşunda

Sorun, kimsenin beni tanımaması. Sorun, herkesin beni istediği gibi görmesi. Ve sorun, benim görülmemem. İsmimin var olmaması sorun. Sorun çok var da, ama görülmüyor... Sevgili Kalemim, Bu kadar yükü seninle paylaşıyorsam, Sana ne kadar minnettar olduğumu, Unutma olur mu?

Bu hikaye kendi ülkelerinden yabancılaşmış umuda sarılanların hikayesidir O dönemin Yugoslavya` sında zorluklarla mücadele edip yaşam çırpınışları veren insanların hayatıdır Başta ailem olmak üzere o yıllarda göç etmek zorunda kalmış insanların hayatlarından izler taşıyan bu eserde anlatılan ne kadar zorluk yaşasalarda yaşama içgüdüleriyle duygularıyla kötülük görselerde korumaya çalıştıkları ruhlarındaki zarafetle pes etmeme çabasıdır.

Allah Kurtarsın 50% İndirimli11.00 TL Yazar Emin Karaca Piyasa Fiyatı 22.00 TL Satış Fiyatı 11.00 TL ISBN / Yayınevi 978-605-7946-73-7 Kitap Türü Şiir Kitap Bilgisi Dili Türkçe, 68 Sayfa, Genel Seri 834, 135 X 195 mm, Basım Yılı 2019 İç Sayfa Kağıt Türü Enso, Siyah Beyaz, 60 gr, Font Minion Pro 10-11 Punto Kapak Cilt Renkli, 1. Hamur, 240 gr, Amerikan Cilt, Mat Selefon Editör Dilan Tahincioğlu Son Okuma Alev Sevgi Mizanpaj Zümran Usta Kapak Tasarım Gökçe Ergelen Bu kitapı kredi kartı veya EFT/havale yön

Bir yanım diyor ki bırak her bir şeyleri Sabahına yenildiğin mücadeleni Alevlendirme her bir gece yeni baştan Kurtar kendini, kendinle kanlı savaştan Zaten gömülmüşsün, çek yorganı üstüne Aklın da üşümesin kalbinin üstüne Çocuk, delireceksin, dur, daha düşünme Yastığı kemireceksin kanlı dişinle

GÜZEL GÖZLERİN 04.07.2003 Güzel gözlerine hayran kaldığım Canımdan çok sevdiğim. Ela gözlerine tutkun olduğum Anı açık güzel sevdiğim yıllardır özlem çektiğim Bir gün gelir diye beklediğim, Canımdan daha çok sevdiğim, Tatlı dilli, hoş dudaklı, güzel sevdiğim Bekleyerek yolunu gözlediğim İçimdekini sana söyleyemezdim. Seni sevdiğimi anlata bilseydim Cahillik bağlarından kopa bilseydim.

Rüzgâr esmediği bir gündü. 56 yazının sonuna doğruydu. Genç bir sevgilim vardı. Adı Alyan`dı. Ne düşündüğünü biliyorum, ilginç bir isim. Ona isminin anlamını sorduğumda, sanırım sallayıvermişti. Neden? diye sorduğunu gözlerinden anladım. Kocasını tanrısı kadar çok seven demişti. Ama benim yerime tanrısını seçti.