1665 yılında Londra'da çıkan veba salgını, tüm ülkeyi ölüm bayraklarıyla kaplamıştı. Doğu Akdeniz ülkelerinden Hollanda'ya götürülen mallar Londra'ya girer girmez baş gösteren tedbirsizlikler ve hastalığın evden eve yayılması binlerce insanın hayatına mal olmuştu. Çözümü karantinadan başka bir şey olmayan bu salgın; kendilerini camdan atanlara, toplu mezarlara atlayanlara, evsizlere, umursamazlara ve daha pek çok kişiye bulaşarak insanlığın sonunu hazırlamaya çoktan başlamıştı. Çaresizliğin, umutsuzluğun,

1844 yılında yayımlanan Gulyabani, yeni yıl arifesinde gerçekleşen olaylarla başlıyor. Ev sahibi olan Trotty, bir gazetede suçlarla ve ahlaksızlıkla ilgili yazılar okuyor ve orta sınıfın yozlaştığına dair bir izlenime kapılıyor. Dickens, insanlığa dair inancını kaybeden Trotty üzerinden, okura bir yandan dünyanın kusurlarını gösterirken; bir yandan da insanlığa dair güven veren, yüreklendiren bir hikâye anlatıyor.

Kayıkta Üç Adam'ı güzel kılan ilk etken ne onun edebi üslubu ne de içerdiği faydalı bilgilerdir. Onu bu denli güzel kılan şey dürüstlüğü olmuştur. Yazar gerçekten yaşanmış olayları sadece biraz daha renklendirerek, yani kitaba bir çeşit katkıda bulunarak anlatıyor. George, Harris ve Montmorency şiirsel varlıklar değil etten ve kemikten varlıklardır. Özellikle de yaklaşık seksen kiloluk cüssesiyle George. Diğer kitaplar, burada yazılanları derin düşünceler ve insan doğasının uçsuz bucaksız bilgilerini kullan

Yayımlanır yayımlanmaz sansüre uğrayan ve sansürsüz hali ancak 1960 yılında yayımlanabilen Leydi Chatterley'in Âşığı, özünde âşıklar ve eşler arasındaki görünmez bağları anlatırken; bir yandan da fiziksel tutkuyla manevi tatmin arasındaki ilişkiyi mercek altına almaktadır. Leydi Chatterley'in Âşığı, Lawrence'ın seçtiği cesur konu ve büyüleyici üslubu sayesinde "klasik" sıfatını hak eden bir romandır.

1900'lerin başında Macaristan'ın taşrasında bir kasaba. Güzel ve genç bir kadın olan Magda, aşkından vazgeçerek kendisine rahat bir hayat vaat eden bir avukatla evlenir. Kocasının yerel seçimlerde başarısızlığa uğrayıp intihar etmesiyle Magda'nın yaşamı bütünüyle değişir. Yapacağı ikinci evlilik çok kısa zamanda ona bir cehennem hayatı yaşatacaktır. Modern Macar Edebiyatı'nın en önemli yazarlarından Margit Kaffka, 20. yüzyılın başında yaşayan kadınların çelişkilerini, mutsuzluklarını ve özlemlerini derin bi

Gerçeklik algısı kişiden topluma göre değişen bir kavram mıdır? Bunun yanıtını arayan Gaston Leroux'nun gerçek olaylardan ve mekânlardan yola çıkarak yazdığı bu muhteşem polisiye romanda, Hindistan-Paris hattından gelerek ünlü Opera binasında aşkın ve hayaletin izlerini süreceğiz.

Amerikan Edebiyatı'nın maceraperest yazarı Jack London, 1902 yılında Londra'nın işçi sınıfını ve yoksul kesimini barındıran Doğu Yakası'na gelerek haftalarca işsiz bir denizci kılığında yaşadı. "Üzerinde güneş batmayan" ülkenin başkentinde buldukları açlık, sefalet ve ölümün pençesindeki yüz binlerden ibaretti. Sanayi medeniyetinin temellerine dair esaslı sorgulamalara girişen London'ın Uçurum İnsanları'ndaki tanıklığı, daha sonra Demir Ökçe'de yaratacağı distopyanın ilham aldığı gerçekliği de gözler önüne

Çocukluk, büyük Rus yazar Lev Tolstoy'un otobiyografik nitelikteki üçlemesinin ilk kitabıdır. Aynı zamanda yazarın yayımlanmış ilk eseri olma özelliğini taşıyan Çocukluk'ta Tolstoy, ana karakter Nikolay İrtenyev'in kalabalık aile yaşantısını, aldığı eğitimi, hayata dair ilk izlenimlerini, saf mutluluğu, sevgiye yönelik çocuksu açlığı, merhameti ve acıyı samimi bir dil ve yalın bir üslupla anlatıyor.

Herman Melville'in Türkçede ilk defa okuyacağınız öyküleri Ne Denizsiz Ne Tütünsüz başlığıyla gün yüzüne çıkıyor. Ustaca kaleme alınmış bu karanlık atmosferli metinlerde, Melville'in yergili bakış açısı, toplumsal ikiyüzlülükle ahlaki çöküşün eşiğine gelmiş Amerikan toplumunun damarlarına nüfuz ediyor. Modernist yazının eşiğinde duran bir yazarın kara mizahı ve yer yer gerçeküstücü öğeleri ustalıkla kullandığı bu metinler Amerikan öykücülüğünün de mihenk taşını oluşturuyor.

Hawaii'ye tatile gelen Barton ailesi, hemen ada yerlilerinin dikkatini çekmiştir. Kimselerin tanımadığı bu çift, yerlilerin bile asla cesaret edemediği şeyi yapıyor; adaya vuran en ölümcül dalgaları umursamayarak okyanusta yüzüyorlardı. Adada günler günleri kovalarken, Barton çifti kendi ilişkilerini alıp götürebilecek güvensizlik dalgalarıyla da boğuşmak zorunda kalacak ve ilişkileri bu dalgalarla sınanacaktır.

Francis Bacon, yaşadığı döneme göre yepyeni bir mantık sistemiyle kendi ütopyasını oluşturuyor. Platon ve Thomas More'dan etkilendiği düşünülen yazarın bu romanı da ütopya edebiyatının mihenk taşlarındandır. Aklındaki ideal topluma ulaşmanın yollarını ütopyacı romanı Yeni Atlantis'te tek tek anlattığını görecek; zamanının ötesindeki bu kitabı okurken şaşıracaksınız.

Grandet Baba, Fransız İhtilali sonrası hiçbir fırsatı kaçırmayarak zenginleşmiş bir taşralıdır. Zenginliği kadar cimriliğiyle de tanınan Grandet Baba'nın evine bir gün aniden erkek kardeşinin oğlu Charles gelir. Babasının onu neden amcasına gönderdiğini henüz bilmeyen Charles –amcasının ve onun ailesinin aksine– başına gelecek trajediden bihaber, âdeta bir prens gibi yaşar. Grandet Baba'nın tek kızı Eugénie Grandet ise daha ilk görüşte kuzeni Charles'a tutulmuştur. Cimrilik ve aşk temalarıyla örülü Eugénie

Goethe'nin dünya çapında tanınan eseri Genç Werther'in Acıları, içeriği ve şiirsel diliyle yazıldığı dönemi ve günümüz okurunu duygusal bir yolculuğa sürükler. Ressam olan Werther, taşındığı yerde karşılıksız bir aşka tutulur; bu aşktan da hayali mektup arkadaşı Wilhelm'e bahseder. Kavuşamamanın verdiği acıyla Werther'in günbegün çöküşünü gözlemlediğimiz ızdırap dolu mektuplar, edebiyat dünyasında duygusallığın başyapıtı niteliğindedir.

Macar edebiyatının usta ismi Antal Szerb, iki savaş arasında kaleme alınmış en önemli modernist metinlerden biri olan Yolcu ve Ayışığı'nda büyü, delilik, eros ve korku gibi temaları bir araya getirir. Cinsellik ve ölüm korkusu ile sarmalanmış roman kahramanı, toplum yüzünden içine düştüğü varoluşsal krizden çıkmanın yollarını arar. Burjuva bir işadamının görev bilinci ve arzu arasında kaldığı ikilemin anlatıldığı bu karanlık ve eğlenceli hikâyeyi Macarca aslından yapılan çevirisiyle okurlarımıza sunmaktan b

Küba bağımsızlık mücadelesinin ozanı José Martí'nin ilk ve tek romanı Talihsiz Dostluk, ilgi çekici olay örgüsü, yenilikçi biçemi ve özellikle otobiyografik özelliğiyle, onun çok yönlü kişiliğini bir kere daha kanıtlıyor. Türk okurların çocuk hikâyeleri ve şiirleriyle tanıdığı Martí'nin bu ölümsüz yapıtı, 19. yüzyıl Küba Edebiyatı'nın başvuru kaynağı olmayı sürdürürken, okurlarını Ada'nın renkli, acılı ve büyüleyici tarihine davet ediyor.

Oda kilitliydi ve pencerelerde demir parmaklıklar vardı... O halde saldırgan nasıl kaçabilmişti? Yazılmış en iyi "kilitli oda" hikâyelerinden biri olarak görülen ve polisiye türünün öncülerinden sayılan Sarı Odanın Esrarı'nda, müthiş bir gizemin adım adım çözülüşüne tanık olacak; kendinizi soluk kesici bir maceranın içinde bulacaksınız.

Joyce ve Kafka'nın açtığı yoldan yürüyen Svevo'nun büyüleyici ve kendine özgü romanı Zeno'nun Bilinci, okurları yerinde duramayan ve sürekli kendini aldatan bir zihnin içine sokuyor. Psikiyatrının ısrarı üzerine kaleme aldığı itiraflarında, Zeno Cosini hem işadamı hem de nevrotik kişiliğinin tüm detaylarını gözler önüne seriyor. Bir yanlışlıklar komedisi, ağırdan almanın verdiği hazlara muzip bir tanıklık ve insan doğasının son derece açık bir biçimde masaya yatırılışı olan Zeno'nun Bilinci 20. yüzyıl İtaly

1. Amok Koşucusu 2. Ay Işığı Sokağı 3. Beklenmedik Karşılaşma 4. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu 5. Bir Çöküşün Öyküsü 6. Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat 7. Bir Kalbin Çöküşü 8. Cenevre Gölü'ndeki Olay 9. Erika Ewald'in Aşkı 10. Gömülü Şamdan 11. Görünmez Koleksiyon 12. Hayatın Mucizeleri 13. İki Yalnız 14. Kadın ve Manzara 15. Karmaşık Duygular 16. Kızıl 17. Korku 18. Lyon'da Düğün 19. Mecburiyet 20. Mürebbiye 21. muydu? 22. Olağanüstü Bir Gece 23. Ölümsüz Kardeşin Gözleri 24. Rahel Tanrı'yla Hesapla

1. Frida 2. Ronaldo - Hayat Futbola Benzer 3. Büyük Yalanlar 4. Tesla: maskelerle çevrili bir hayat 5. Dostoyevski - Yalnızlığın Keşfi 6. Gandhi - Umudun Direnişi 7. Freud: Mutluluğun Mimarı 8. Montaigne: Her Şeyin Birazı, Hiçbir Şeyin Hepsi 9. Nietzsche: Yaralı Ruhların Şifacısı 10. Alan Turing - Enigma'nın Şifresini Çözmek

İki Şehrin Hikâyesi, İngiltere ve Fransa arasındaki, baba ve kız arasındaki, zulmeden ve zulüm gören arasındaki, yanılsama ve gerçeklik arasındaki, körlük ve farkındalık arasındaki geçirgen bağın hikâyesidir. Charles Dickens gerçekçiliği, sürükleyici anlatımı, mizahı, toplumsal eleştirileri ve dehasıyla, hem kendi döneminin hem de sonraki dönemlerin en önemli edebiyatçılarındandır. Çağın ötesindeki her yazar gibi Dickens da konu aldığı dönemden çıkıp bu âna, karakterlerinden çıkıp tam karşımıza geliyor.