Paimpol adlı bir balıkçı kasabasında geçen İzlanda Balıkçısı, üç aile üzerinden zamansız bir deniz hikâyesi sunar. Özünde, bir denizci ailesi olan Gaos'lar, yıllar boyu denizde yitip gitmiş Moan'lar ve Paris görmüş, zengin bir aile olan Mevel'lerin hikâyesini anlatır. Gaos'ların güçlü denizci oğlu Yann ile Mevel'lerin güzel kızı Gaud arasındaki aşk ile bu üç denizci ailesi birbirine bağlanır. Aralarındaki sınıf farkı ve Yann'ın denize duyduğu bağlılık onların birleşmesine engel olur; birbirini derinden seve

2. Dünya Savaşı'nın çalkantılı günlerinde, Antoine de Saint-Exupéry ve yanındaki bir avuç Fransız pilot, bütün Fransa'nın hatta bütün Avrupa'nın umutsuzluğa düştüğü bir dönemde hala Almanlarla çarpışmaya devam ediyordur. Savaş Pilotu'nda, yalnızca cesur pilotların keşif uçuşları sırasında başından geçenleri değil, Saint-Exupéry'nin insanın ve hayatın anlamına. Fransız halkının durumuna dair düşüncelerini de okuruz. Savaş Pilotu işgalci Almanlara karşı umutsuz bir göreve atılan bir avuç pilotun hikâyesini a

Soğuk ve kapalı hava, kasvetli ve karanlık bir yazıhane, açgözlü ve pinti ihtiyarımız Ebenezer Scrooge. Geçmiş, Şimdi ve Gelecekteki ruhu kendisiyle hesaplaşmak üzere Ebenezer Scrooge'a görünür. Ebenezer, gerçeklerle yüzleştikçe içinin aydınlığı metne de yansıyacak ve sonunda okurların içini ışıtacak. Charles Dickens'tan hem büyüklere hem küçüklere yönelik olağanüstü bir öykü sizleri bekliyor.

Dünya Edebiyatı'nın ölümsüz eserleri arasında sarsılmaz bir yer edinmiş olan Frankenstein, yazılmış en iyi korku hikâyelerinden biridir. Bu romanda, Victor Frankenstein adlı bir bilim insanının yaşamın sırrını keşfetmek uğruna sınırları aşmasına tanık oluyoruz. Frankenstein, deneyleri sırasında bir canavar yaratır. Bu canavar, bilimsel gelişmenin ahlaki sınırlarına dair korkularımızın ete kemiğe bürünmüş halidir. 1818'de ilk kez yayımlanmasından beri, Frankenstein eğitici bir hikâye olmanın ötesinde insan d

İlkgençlik, büyük Rus yazar Lev Tolstoy'un otobiyografik nitelikteki üçlemesinin ikinci kitabıdır. Yayımlanmış ilk eseri Çocukluk'tan sonra İlkgençlik adlı bu yapıtında Tolstoy, ana karakter Nikolay İrtenyev'in kalabalık aile yaşantısını, aldığı eğitimi, ilk gençlik taşkınlıklarını, varlık ile yokluğun idrakine varışını, "ileriki hayatıma büyük zarar verecek olan tutkum" şeklinde tanımladığı felsefeye yönelik ilk düşüncelerini, aşkı ve acıyı samimi bir dil ve yalın bir üslupla anlatıyor.

Yoksul bir gençken, hayalinde sahip olmak istediği her şeyi yalnızca biri dışında elde eden, güç ve şöhret sahibi Gatsby... Evinde her gece yüzlerce insanın eğlendiği, coşkuyla kendinden geçtiği, zevk düşkünü Gatsby... Servetinin kaynağının sorgulandığı, gelen misafirlerin neredeyse hepsinin hakkında farklı hikâyeler uydurduğu Gatsby... Ancak bunlar buzdağının görünen kısmıdır. Çünkü gerçekleri bilen tek kişi Muhteşem Gatsby'dir. Onca zenginliğe, övgüye ve gizeme sahip bu milyonerin tek amacı yıllar önce ka

Oscar Wilde, Reading Hapishanesi'nde mahkûmken, kıskançlık yüzünden karısını öldüren süvari Charles Thomas Wooldridge idam edilmeden önce üç haftalığına Reading Hapishanesi'ne gönderilir. Wooldridge'in durumundan etkilenerek yazdığı bu şiirde Wilde sadece onun değil bütün mahkûmların yaşadıklarını, dönemin hapishane koşullarını anlatır. Yargılayan ve yargılanan hiyerarşisi üzerinden aşka, dini inanca ve affetme becerisine dair evrensel tespitlerde bulunur. Oscar Wilde'ın son eseri olması bakımından da külli

Franz Kafka'yı gerçekten anlayabilmek, romanlarında ne yapmaya çalıştığını kavrayabilmek için Toplu Öyküler bulunmaz bir fırsattır. Bu öyküleri okuduğunuzda Kafka'ya dair bildiklerinizi unutacaksınız. Kendisinin Dünya Edebiyatı'nda kapladığı yeri ve bıraktığı izi takdir edecek; ne kadar zeki, eğlenceli ve tuhaf biri olduğunu göreceksiniz. Her öykünün birbirinden farklı ama yaşattıkları yoğun deneyimin aynı olduğu Kafkaesk Dünya'ya hoş geldiniz!

Amerikan Edebiyatı'nın maceraperest yazarı Jack London, 1902 yılında Londra'nın işçi sınıfını ve yoksul kesimini barındıran Doğu Yakası'na gelerek haftalarca işsiz bir denizci kılığında yaşadı. "Üzerinde güneş batmayan" ülkenin başkentinde buldukları açlık, sefalet ve ölümün pençesindeki yüz binlerden ibaretti. Sanayi medeniyetinin temellerine dair esaslı sorgulamalara girişen London'ın Uçurum İnsanları'ndaki tanıklığı, daha sonra Demir Ökçe'de yaratacağı distopyanın ilham aldığı gerçekliği de gözler önüne

Yatak Odasında Felsefe'de, Marquis de Sade bütün toplumsal tabuları tek tek ateşe verir. Bir yatak odasında, başkarakterlerin diyalogları şeklinde ilerleyen kitap cinselliğe, felsefeye, dine, ikili ilişkilere değinir ve gerçek mutluluk nasıl olmalı sorusunun yanıtını arar. Fransız İhtilali'ni tamamlayacak tek ahlaki sistemin libertenizm olduğunu iddia eden Marquis de Sade, Yatak Odasında Felsefe'de Eugenie, Dolmancé ve Saint Ange'ın diyaloglarıyla bu iddiasına kanıtlar sunar.

Ekmeğimi Kazanırken, Gorki'nin otobiyografik üçlemesinin ikinci kitabıdır. Rus tarihinin 19 yüzyıl sonundan 20. yüzyıl başlarına kadar uzanan çok önemli bir dönemine ışık tutan kitapta, Gorki'nin içinde yaşadığı dünyayı anlamlandırma çabasına şahit oluyoruz. Ayakçılık, bulaşıkçılık, kuş yakalamak gibi birçok işte çalışan Gorki'nin garip ve hüzünlü hayatını inceliyor, eserlerine esin verecek birçok karakterle tanışıyoruz. Son sığınağı olarak kitapları seçen yazar, verdiği kararların hepsini tek tek açıklıyor

Grete Bloch, Felice Bauer'in yakın arkadaşıydı ve 1913-1914 yıllarında Kafka'yla Felice'nin arabuluculuğunu yapmıştı. Kafka, 1913'te Prag'da görüşmüş ve bu buluşma bir yıl sürecek bir mektuplaşmanın başlangıcı olmuştur. İkilinin mektuplaşmalarının bitmesinden yıllar sonra, 1940'ta Grete Bloch'un bir arkadaşına gönderdiği mektupta, yıllar önce gayrimeşru bir çocuk dünyaya girdiğinden ve çocuğun yedi yaşına girmek üzereyken Münih'te öldüğünden bahsetmiştir. Max Brod'la bu bilgiyi paylaşan kişinin dediğine gör

Tolstoy'un yarı otobiyografik eserlerinden biri olan Kazaklar, hikâyemizin kahramanı Olenin'in büyüdüğü çevrede artık kendini var edemeyip yeni bir hayata başlamak istemesiyle orduya yazılıp, Kafkaslara gönderilmesiyle başlar. Olenin, nişanlısı olan bir Kazak kızına âşık olur. Bu imkânsız aşkın etrafında dönen roman, Tolstoy'un genç yaşta gittiği Kafkaslardaki askerlik maceralarından da izler taşımaktadır.

Joseph Conrad, Karanlığın Yüreği'nde daha ilk sayfadan tekinsiz bir anlatının kapılarını açıyor okura. Deniz giderek kararıyor, etrafta bir hayalet gibi dolaşan sis koyulaşıyor. Marlow adındaki denizcinin bir gemide birkaç dinleyiciye anlattığı hikâye giderek garipleşirken; bilinmezlik ve gizem ise derinleşiyor. Karanlığın Yüreği'nde, sömürgecilik, savaşlar, kölelik gibi insan eliyle işlenen günahlar bugün bile güncelliğini koruyan büyük bir medeniyet eleştirisine dönüşüyor. Joseph Conrad, insanın en kadim,

Tolstoy'un ölümünden sonra yayımlanan Hacı Murat, Müslüman Çeçenlerle topraklarını işgal edenler arasındaki çatışmayı konu alır. Tolstoy'un Kafkaslarda askerlik yaparken duyduğu tarihsel bir kişilikten ilham alarak yarattığı Hacı Murat karakteri Rus imparatorluğuyla yiğitçe savaşan bir Çeçen isyancıdır. Komutanıyla kavga ettikten sonra Ruslara sığınan Hacı Murat, artık iki tarafın da ona güvenmediğini fark edecektir. Eşinin ve oğlunun Çeçenler tarafından esir alındığı haberini alan Hacı Murat, ailesini kurt

Melankolinin ne yaşamından ne eserlerinden eksik olmadığı deha Franz Kafka... Kafka'nın en karamsar, aynı zamanda en verimli çağına ve Dönüşüm, Dava ve Ceza Kolonisi'nin yazım süreçlerine şahitlik eden Felice Bauer... Büyük ölçüde mektuplarla sürdürülen bu aşk hikâyesi, iki kez nişanla taçlandırılmış ancak sonu mutlu bitmemiş... Her zaman en kötüsünü bekleyen, her ihtimalin en kötüsünü düşünen Kafka'nın kehaneti kendi kendini gerçekleştiriyor. Dehalar her daim etrafında olanlardan, yaşamına giren insanlarda

Kara Kedi'de, kendisine kara kedi musallat olmuş bir adamın korku dolu öyküsünü; küçük yaşta dadısından gördüğü şiddetten sonra, bir işadamının zengin olma yolculuğunu; her şeyini yitirmiş arkadaşına demediğini bırakmayan Fortunato'nun başına gelenleri okuyacaksınız. Dünya edebiyatına damgasını vurmuş ve onlarca yazarı etkilemiş olan Edgar Allan Poe'nun bütün öyküleri, Berna Kabacaoğlu'nun duru Türkçesiyle Zeplin Kitap'ta!

Franz Kafka'yı gerçekten anlayabilmek, romanlarında ne yapmaya çalıştığını kavrayabilmek için Toplu Öyküler bulunmaz bir fırsattır. Bu öyküleri okuduğunuzda Kafka'ya dair bildiklerinizi unutacaksınız. Kendisinin Dünya Edebiyatı'nda kapladığı yeri ve bıraktığı izi takdir edecek; ne kadar zeki, eğlenceli ve tuhaf biri olduğunu göreceksiniz. Her öykünün birbirinden farklı ama yaşattıkları yoğun deneyimin aynı olduğu Kafkaesk Dünya'ya hoş geldiniz!

Dünyanın en eski romanlarından biri olarak kabul edilen Robinson Crusoe'nun ilk basımı 1719 yılında yapıldı. Bugüne kadar yüze yakın dile çevrilerek, edebiyatın temel taşlarından biri sayıldı. Kitapta Robinson isimli bir gencin hayalleri uğruna İngiltere'den ayrıldıktan sonra yaşadığı macera dolu hayat anlatılıyor. Issız bir adada son üç yıl hariç 28 yıl tek başına yaşayan Robinson, azim ve kararlılıkla yaşama tutunmaya çalışıyor ve çok az araç gerece sahip olmasına rağmen adayı yaşanılır bir yer haline get

Dünyaca ünlü Madam Bovary romanıyla realizmin ilk kararlı sesini okura fısıldayan Flaubert, Bir Delinin Anıları'nda daha çok romantik bir tavır takınıyor: Hayatın içinde toplumla uyumsuz, anlaşılmayan, yetenekleri ve seçkin yönleriyle dikkat çekmemiş, silik, duyarlı ama yalnız bir bireyi anlatıyor. Platonik aşkın izdüşümlerini, çaresizliği, mevsimlerin, insanların, kültürün başkalaşım geçirdiği o günlerde duyarlı yürekler için bunun nasıl da katlanılmaz olduğunu... Otobiyografik roman niteliğindeki Bir Deli