KİTAP HAKKINDA: Çıkmaz Yol: Dünden Yarına Türkiye Ekonomisi, dışa açılmanın başladığı 1980’den bu yana ülke ekonomisinin bütünlüklü bir portresini çizerken aynı zamanda geleceğiyle ilgili de ipuçları veren çalışmaları bir araya getiriyor. Ekonomi okurlarının yakından tanıdığı iki ismin, Asaf Savaş Akat ile Seyfettin Gürsel’in derlediği bu kitaptaki içerik, daha önce Turkish Economy at the Crossroads: Facing the Challenges Ahead adlı kitapta kısmen yayımlanmıştı. Türkçe baskı için bölümler yaza

2020 baharında yazımına başladığımız bu yapıtımızı kaleme alırken ortalık toz duman bir salgınla çalkalanıyordu. Bilinmeyen bir denizde ilk kez yüzmeye çalışıyordu insanoğlu. Birdenbire işin sağlık kısmı öncelik alıp her türlü konuyu ikinci plana atıverdi. Tedarik zincirleri kopmaya başladı, ekonomiler daralmaya işsizlik hortlamaya ve evimizden çalışmaya başladık. İşte bu ortamda bu eseri planlarken düşündüğümüz ve her hâlükârda elini taşın altına koyacak inovatif girişimciler ve yine yeniden devlet babanın

...2008 yılında patlak veren küresel ekonomik bunalıma kapitalist düzenin bir çıkış yolu bulmak için yeni bir dönüşüm geçirip geçiremeyeceğini de irdeleyen Dr. Sanal, “sarkacın sürekli hareket edeceği ve belli bir yönde ilerleyeceği, son noktaya geldikten sonra aksi yöne doğru ivme kazanacağı” görüşünü ortaya koymaktadır. Diyalektik yönteme uygun olan bu tanıya tümüyle katılmaktayım. Dr. M. Engin Sanal'ın bu eserinin sosyal bilimler literatürüne ciddi katkılar sağlayacağı ümit ve temennisi ile kendisini can

Sivil Toplum Kuruluşları, hükümetler ve işletmeler gibi tüm aktörlerin sosyal bilince sahip olmaları, yaşanabilir geleceği gerçeğe dönüştürecektir. Bu dönüşüm, işletmelere, artan düzeyde sorumluluklar yüklemektedir. Çevresel tahribatın önlenmesi için gerekli adımları atmak, çocuk işçi çalıştırılmasına tepkili yaklaşmak, çalışanlara sosyal zamanlar sunmak ve ekonomik anlamda sorumluluk maliyetlerini göz ardı etmek tüketici nazarında, işletmeleri ön plana çekmektedir. Sorumlulukların yerine getirilmesinde ger

Yiyecek ve içecek sektörü, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ekonomik önemi yüksek olan dinamik bir sektördür. Hızlı bir değişimin etkisinde olan sektörü, teknolojik gelişmeler kadar, tüketici talepleri ve yaşam şeklindeki değişimler de yakından etkilemektedir. Organik ve doğal yiyeceklere olan talebin artması, sağlıklı beslenmenin önem kazanması, sürdürülebilirlik, yerel lezzetler, sağlıklı yiyecek ve içecekler vb. pek çok değişim özellikle Y ve Z kuşağı tüketiciler tarafından gündeme getirilmektedir.

“Ergani Bakır İşletmesi bir zamanlar Türkiye’nin en önemli sanayi kuruluşları arasında yer almıştır. Bu fabrika sayesinde başka fabrikalar kurulmuş, binlerce insan burada döktüğü alın teriyle ekmeğini kazanmıştır. Mesai bitiminde öten borusuyla hafızalara kazıman, çalıştığı süreçte bacasından tüten dumanın hiç eksilmediği bu tesis Etibank’ın en çok gelir getiren kuruluşlarından biri olmuştur. 1980’lerden itibaren yanlış üretim politikalarına kurban giden işletme, 1995 yılında üretimini durdurmak zorunda kal

Sürekli değişimlerin yaşandığı ve yeniliklerin gerçekleştiği, rekabet ve zorluklarla belirlenen iş dünyasında; işletmelerin hayatta kalması, varlığını sürdürebilmesi ve hedeflerine ulaşabilmesi için işletmedeki insan kaynaklarının önemli düzeyde katkısına ihtiyacı bulunmaktadır. Campell ve Wiernek (2015) çalışan performansının, işletme hedeflerine ulaşmayı doğrudan etkileyen bir faktör olduğunu belirtmektedirler. Çalışanın hedefe yönelik bireysel eylemlerinin ve davranışlarının sonucu olarak işletme perform

Tarih yazıcılığının önemli kaynaklarından biri olan hatırat türünden eserler, yaşanılan dönemin siyasî, sosyal ve ekonomik yönlerini ortaya koymakta ve bu da tarihçilere yeni kapılar aralamaktadır. Bu düşünceden hareketle ortaya çıkan bu eser, Türkiye Büyük Millet Meclisinde 27 yıl boyunca milletvekilliği görevini üstlenen Mahmut Nedim Zabcı’nın eşi Sabiha Zabcı’nın kaleme aldığı günlükten oluşmaktadır. Mahmut Nedim Zabcı Türkiye’nin kuruluşuna tanıklık etmiş, Mustafa Kemal Atatürk’ün davetiyle Türkiye Büyü

Minnettarlık, yüzyıllardır felsefe ve teoloji bilimi yoluyla, özellikle Yahudilik, Hristiyanlık, İslamiyet, Hinduizm ve Budizm gibi yaygın dinler olmak üzere farklı dini gelenekler ve talimatlarla öğretilen bir konudur (Emmons & Crumpler, 2000). Minnettarlık kelimesini anlamak minnettarlık kavramının tamamını anlamak için önemlidir. Bu nedenle, “minnettarlık”, iyilik anlamını taşıyan Latince kökenli “gratia”dan ve memnuniyet anlamına gelen “gratus” kelimesinden gelmektedir. Bu Latince kökenli türevlerin nez

İnsan varolduğu günden itibaren eylem ve hareketleri nedeni ile çevresi ile yakın ilişki kurmuş ve kurmaya da devam etmektedir. Bu eylem ve hareketler başlangıçta temel ihtiyaçlar olan beslenme, barınma, giyinme iken zamanla nüfusun artması, üretim tekniklerinde yenilikler, sanayi devrimleri yolu ile seri üretim veya kitle üretimine geçmiş, ardından iktisadi sistemlerin yönlendirmesi ile daha nitelikli tüketim başlığı altında daha fazla tüketime yönelmiştir. Tüm bu gelişmeler beraberinde doğal kaynaklar üze

Tarihsel gelişimin sistemik açıdan ulaşmış olduğu nokta pek çok açıdan tartışmalı bir yapı arz etmektedir. Dördüncü Sanayi Devrimi tartışmaları, Enformasyon Devrimi, Sosyal Medya Devrimi, Meta-verse Devrimi gibi insanlığı sarsan ve dönüştüren devrimlerin neredeyse aynı anlarda etkisini hissettirdiği bir zamanlardayız. Sistemik yapının nasıl bir yapıda olduğu ve nereye doğru evrildiği konusu bu genel bağlamda oldukça önemli bir hal almaktadır. Küresel sistemin önemli bileşenleri olan devletlerin hangi sistem

1. Panel Veri Analizine Giriş 1.1. Panel Veri Analizine İlişkin Kavramlar 2. Statik Doğrusal Panel Veri Modelleri 2.1. Havuzlanmış EKK (Pooled OLS) Modeli (“Klasik Model”) 3. Panel Veri Analizinde Model Seçimi 3.1. Havuzlanmış EKK Modelinin Testleri 4. Varsayımlar ve Varsayimların Geçerliliğinin Testleri 4.1. Heteroskedastisite (Farklı Varyans) Probleminin Araştırılması 5. Varsayımlardan Sapma Olduğu Durumlarda Kullanılan Yöntemler 6. STATA Programında Panel Veri Uygulamaları 6.1. STATA Programı

I. Giriş II. Etiğin Kavramsal Çerçevesi A.Etik Kavramının Tanımı, Amacı ve Önemi B. Etiğe İlişkin Temel Kavramlar C. Etik Teorileri ve Etik Yaklaşımları D. Etik Sistemleri E. Etiğin Türleri ve Etik İklim III. HALKLA İLİŞKİLER, ETİK VE KURUMSAL İTİBAR A. Halkla ilişkiler Kavramı, Önemi ve Amaçları B. Halkla İlişkilerin Tarihsel Gelişimi C. Halkla İlişkilerin Aşamaları D. Halkla İlişkiler ve Teorik Yaklaşımlar E. Halkla İlişkiler, Kurumsal İtibar ve Etik İlişkisi IV. YEREL YÖNETİMLER VE HALKLA İL

Giriş Kamu Ekonomisi Biliminin Gelişim Ve Dönüşüm Süreci Klasik Ekol Dönemi Neoklasik Paradigma Keynesyen Teori Kamu Tercihi Teorisi Kamu Ekonomisinin Gsyh İçindeki Payları Birinci Bölüm Kamu Ekonomisinin Tarihsel Gelişimi 1. Antikçağ Ve İlkçağ Dönemi İkinci Bölüm Neoklasik İktisat Ve Piyasa Başarısızlığı Teorisi 1. Neoklasik İktisat’ın Genel Çerçevesi Üçüncü Bölüm Devletin Piyasalara Müdahalesi 1. Taban Fiyat Uygulaması Dördüncü Bölüm Refah Ekonomisi 1. Refah Ekonomisinin Genel Çe

Ülkemizde, neredeyse iş dünyasının her noktasında kendini gösteren markalaşma eylemleri, emlak sektöründe de sürekli ivme kazanıyor. Sektördeki markalaşma eylemleriyle birlikte, bu alanda faaliyet gösteren şirketler de kurumsal bir yapıya bürünmek zorunda kalıyor. İster etik ister işleyiş ister yapısal olsun fark etmez, firmalardaki tüm eksiler, müşterilerin kurumsal kimlik ve markaya olan bakış açısını negatif bir perspektife yöneltiyor. Dünyanın sosyoekonomik açıdan ileri seviyede olan ülkelerinin tamam

Dış açıkların bir nedeni; üretimde dışa bağımlılık oranının yüksek olmasıdır. Bu nedenle aramalı ve hammadde ithalatı yüksektir.  Diğer nedeni; AKP iktidarının, küreselleşmeye teslim olmasıdır..  Üçüncü nedeni; Hükümete olan güven sorunu nedeni fiziki yatırım eğiliminin düşük olmasıdır. Cari açık bugün; eğer dış borçla finanse ediliyorsa daha yüksek olmak üzere yarın, kaynak kaybı ve ülkenin yoksullaşması demektir. Bu durumda istikrarlı büyüme sürdürülemez. Ayrıca bir yandan katma değer yaratıp,

Uygulamalarda karşımıza çıkan veri kümesi birbiriyle ilişkili birimler içerebilir. Bu ilişkili birimler, tabakalı örneklemenin sonucundan, tekrarlanan ölçümlerden ya da boylamsal (Longitudinal) veri türünden kaynaklı olabilir. İlişkili birimler, hiyerarşik diğer bir ifadeyle çok düzeyli bir yapıya sahiptir. Uygulanacak istatistiksel analizlerde, birimlerin benzerliğinden kaynaklanan ilişkili yapı ve bunun yanı sıra veri kümesindeki farklı düzeylerin etkisinin dikkate alınması önemlidir. Çok düzeyli mod

Güney Kore, 1950’lerde bizden çok geride başladığı büyüme - gelişme yarışında son kırk yılda bizi geçmeye başlamış ve son yirmi yılda arayı iyice açarak gelişmiş ekonomiler ligine yükselmiş bulunuyor. Aleks Saçaklıoğlu, Güney Kore’nin çoğumuz için çarpıcı ve tam olarak anlaşılamamış olan bu başarısını ele alıp irdeliyor kitabında. Önce Güney Kore’nin ekonomik ve siyasal yapısını ele alıyor, inceliyor ve değerlendiriyor, ardından asıl inceleme konusuna, inovasyona giriyor... Güney Kore mucizesini me