Güzel arkadaşlıklar, güzel ilişkileri beraberinde getirir. Güzel ilişkiler de hayatı daha güzel kılar. Bu eser çocuklarımızın arkadaşlık ilişkilerinin daha güzel bir birlikteliğe dönüşmesi için kurgulanmıştır.

Memleketimizde Batılılaşma cereyanının hükümetler eliyle desteklenerek adeta Milli Eğitim Politikası halinde müfredatlara dâhil edilmesi sonucunda maalesef neredeyse yerli olan her değere düşmanlık eden aydınların yetişmesine sebebiyet verdi. Mehmed Said Çekmegil bu kitapta Münevver ile Aydın arasındaki bu ince farka değinerek çok ciddi bir analiz yapmaktadır. Çekmegil, aydınların ihanetini sıradan ve bilgisiz insanların ihanetinden daha tehlikeli bulur. Münevver insanın yerli olmadan evrensel olunamayacağı

ARKA KAPAK YAZISI: Esmâ-i Hüsnâ, Allah'ın güzel isimleri demektir. "O, var eden, güzel yaratan, yarattıklarına şekil veren, en güzel isimler kendisinin olan Allah'tır. Göklerde ve yerde olanlar O'nu tesbih ederler. (Haşr: 24) buyurulmaktadır. Diğer bir âyette de; en güzel isimlerin Allah'a ait olduğu belirtildikten sonra, bu isimlerle dua edilmesi tavsiye olunmaktadır: En güzel isimler Allah'ındır. O halde O'na o güzel isimlerle dua edin. (A'râf: 180). Mademki Esma-i Hüsna güzel isimler demekti

Gel çocuk, seninle düşler ülkesine yolculuk yapalım. Yanına en sevdiğin arkadaşını da al, gökyüzünü, bulutları, çiçekleri peşimize takıp kırlarda koşalım. Güneş eşlik etsin şarkılarımıza, yağmurda yıkanıp ayın kucağında uykuya dalalım ve yıldızlar bize anlatsın masallarımızı. Hadi gel çocuk, dünyayı sevgiyle boyayalım.

Gelip durdum saatin birinde Uzaklardan, içimden sana Dilimde düğüm Kalbimde tepinen bir mısra.

Düşünce hürriyeti alınamaz ki verilsin diyen yazar bu eserinde, İslami bakış açısından hareketle düşüncenin önemine, vazgeçilemeyeceğine dair tespitler yapmaktadır. Düşünce hürriyetinin talep edilmesinin aslında bir yanılsama olduğu, çünkü insan fiziki anlamda hangi şekilde yasaklanırsa yasaklansın, düşünmesine mani olunamaz. Düşünmenin insanı öteki yaratıklara üstün kılan değeri yanında, Allah'a muhatap olmanın da biricik imkânı olduğunu unutmamamızı hatırlatan bu eseriyle M. Said Çekmegil, okuyucusuna taz

Kitabı yazmadan önce aile algısı ile ilgili sorular sordum kendi aileme... Aile nedir diye sordum büyük oğluma, cevaben aile biz olmaktır dedi. Sonra diğerine sordum aile nedir diye, aile birlikte birşeyler yapmaktır dedi. Ve en küçüğüne sordum aile nedir diye, bizim ailedir dedi. Aynı soruyu eşime de sorduğumda ise aile huzurdur dedi. Aslında her sorunun cevabı ortak bir noktaya işaret ediyordu. Aile; anne, baba ve çocuklardan oluşan, biz bilinci içerisinde hayata dahil olan, genellikle etkinliklerin birl

İnsanlar düşüncelerine, değerlerine, eğitimlerine, arzularına ve hayattan beklentilerine göre kendilerince bir yaşam tarzı koyabilirler. Bu yaşam tarzı ile belirleyebilir ve belirledikleri o hedefe doğru bir yol çizebilirler. İşte insanın doğruyu ilk yakalaması ile hicret başlar. O halde hicret nedir?Hicret, insanın başkalarından bedenen ve ruhen ayrılmasıdır. İslami anlayışta ise insanın batınen ve zahiren, tamamen cahiliye yaşantısını terkedip, İslami yaşantıya göç etmesidir. İnandığı amaç uğruna diğer tü

Kullandığımız her kelime, hayatımıza bir anlam katar veya bir anlamı alıp götürür. Üslubumuz bizi tanımlar. Sözlerimizden, üslubumuzdan bizi tanımlayanlar çıkar. Bir düşünür sözlerinize dikkat edin, dua yerine geçer der. Bu aynı zamanda insan kendi hayrına dua ettiği gibi, kendi şerrine, aleyhine de dua eder mealindeki ayetin bir tefsir cümlesi gibidir. Söz önemlidir. Seçilen kelimeler önemlidir. Dilimizi ilk ısıran kelimeyi telaffuz etmek veya tartarak kelimeleri konuya çağırmak, önümüzde iki seçenek olara

Hikâyelerimizin kahramanları bizlerdik. Şimdi sağ olanlar ve bir zamanlar sağ olanlar... Hikâye kahramanları... Farz edelim Simurg. Simurg, özgürlüğe neden uçamadığını sorgularken, en önce, tek kanatlı olduğunu fark etti, lakin artık çok geçti... En derin uykularda, uyanık kalmaya dair düşler gördüklerini anlamamışlardı. Derin bir kuyudaydılar. Kendilerini satın almaya talipli tüccar da henüz geçmemişti bu çölden... Evet, kendi kuyularında birer Yusuf olup okudukça okudular... Her birinin hikâyeleri böy

Sorumluluğumun farkındayım ve sorumluluğumu yerine getiriyorum, o halde varım. Sorumluluk insan olmanın en önemli gereklerinden birisidir. İnsanı itimat edilen, değer verilen bir dereceye yükseltir. Allah'ın, insana sosyal hayatla ilgili öğrettiği ilk temel ilke sorumluluk bilinci olmuştur. Ve insanın yaratılış gayesi de aslında onun sorumlu bir varlık olduğunu göstermesi açısından önemlidir. Sorumluluğunu kaybeden insan cennetini kaybeder. Ve her sorumsuz insan bulunduğu yerin cehennemi olur. Müslüman genc

Bugün, Kur'an'ın rehberliğine ve Kur'an'la yolculuk yapan Rasulullah'ın örnekliğine en çok ihtiyaç duyduğumuz dönemdeyiz. Bugün, O'nun şefkatine, sevgisine, adaletine, hoşgörüsüne, onuruna, cesaretine, hakkı savunuşuna, haksızlığa direnişine, mazlumun yanında, zalimin karşısında duruşuna hasret kaldığımız bir zaman dilimindeyiz. O'nu en iyi tanıyan eşi Hz. Ayşe'ye sorduklarında: O'nun ahlâkı Kur'an'dı. demiş. Yani O'nu benden anlatmamı istemeyin. Kur'an'a baktığınızda O'nu tanıyacak, O'nu göreceksiniz demek

Kâinatta var olan her şeyi belli bir ölçü ve denge içerisinde yaratan yüce Allah, insanoğlunun bu dengeyi korumasını ve buradaki düzeni örnek almasını istemektedir. Bu yüzden Allah, bu ümmeti vasat ümmet olarak nitelemiştir. Vasat ümmet, vasat insanlardan oluşur. Allah'ın insanlara hayat rehberi olarak gönderdiği Kur'an-ı Kerim, vasat olmayı önerirken, günümüzde bazı insanların gerek sosyal yaşantılarında gerekse inanç, anlayış ve davranışlarında ölçüyü kaçırarak aşırılığa düştükleri görülmektedir. Bu çalış

Sevimli Tay'ın Zaferi bir başarı hikayesidir. Hayalleri olan çocukların hayallerini nasıl gerçekleştireceklerini göstermektedir. İnanmak başarının ilk adımıdır. Sevimli Tay'ın, Sert Kabuk'la birlikte zorlukları nasıl aştıklarını heyecanla okuyacaksınız. 'Üzülme yavrucuğum! Yarışa katılacaksın' Bu ses Sevimli Tay'ı çok şaşırtmış. Çünkü babasının sesi kadar tanıdık gelmiş. Konuşan annesi Uçan Kanat'mış. Bu sözleri duyunca Sevimli Tay bu sefer sevinçten ağlamaya başlamış. Yerinden zıplayarak başını annesine

İman bir bilinçtir; inananı hakka, adalete, doğruluğa ve kişilikli bir insan olmaya yönelten. Yüreğine Allah'a bir kapı açıp O'nu misafir edenin kalbinde kötülüğe yer yoktur. Çünkü iyi ile kötü, güzel ile çirkin, adalet ile zulüm aynı anda bir kişide bulunmaz. İnanmak salt zihinsel bir işlev olmaktan çok öte yaşamın ta kendisidir. Hem de bu yaşam inandığımız Allah'a yüreğimizde sıkıntı duymadan teslimiyet temeli üzere kurulan bir yaşamdır. Hayatın ve ölümün bir imtihan olduğu bilinciyle yaşanması gerektiği

En Büyük Haber Hiciv Yöntemiyle Kur'an'ın hayatımızdaki eksikliğini ele alıyor. Sahnelenen ve beğeniyle karşılanan tek perdelik oyun. Mermer Omurgalı Adam Mehmet Akif Ersoy'un hayatını konu almaktadır. Kurtuluş savaşını, öncesini ve sonrasını aynı tavırla karşılayan Ersoy'un karakterini ortaya koymayı hedefliyor. İçimdeki Aslan / Gençlik Oyunu Mevlana'nın öyküsünden yola çıkan oyun, gençliği zararlı alışkanlıklardan korumayı hedefliyor. Oyun müzikal güldürü tarzında. ASM nereye Gitti / Çocuk Oyunu Çağın

Mehmet Akif'in şiirinin, edebiyat anlayışının yanısıra kişiliğinin, ahlakının, şahsiyetinin, söze sadakatinin, dik duruşunun, vefasının, tevazusunun, çalışkanlığının... velhasıl bir bütün olarak Akif'in tanınması, tanımlanması ve de anlaşılması önemli bir husustur. Bu yönüyle Akif'i hem yeni kuşaklara taşımak hem de onun yasadıkları üzerinden bir gelecek tasavvuru ve yol haritası oluşturmak için 'Akif'i Anlamak' ve de yakından tanımak gerekir. Çünkü Akif'in dünyası, içinde zengin tecrübeler barındırıyor. Ö

Şiir şairin aynasıdır. Şiirdeki kelimelerin her biri şairin dünyasından ipuçları verir okura. Şair şiirini yazarken en çok da kendisini anlatır. Yaşadıkları, buldukları, kaybettikleri ile kelimeler; bir koza gibi şairin her haline dize dize dokur şiirde. Bu kitapta şairler ve şiirler karşılayacak size. Şairlerin ayak sesini duyacaksınız. Anadolu'nun bereketini, sözün gücünü, edebiyatın nefes aldığı şairleri ve şiirleri bulacaksınız. Bir aynaya bakar gibi hayalinizde şairlerin yüzleri belirecek. Geçmişten

Sana isimsiz bir günden Duyuştun Nefesten sesleniyorum Burda günler gün değil anlar An değil Burda saatlere yer yok- burası sandığın Kuytu değil!

Hayalin Mekke'nin fethi ise eğer, hakaretleri sineye çekeceksin, hicretten zevk alacaksın. Taif'te taşlansan bile vazgeçmeyeceksin. Sevr dağının yamacı aşılmaz olmadığı gibi, zirvesi de korkunç değildir. Yoldaşın sadık ve güvenilir ise sığınağın emniyetli olur. Bedir'de çarpışırsın ama ölmezsin. Uhut'ta kaybeder ama yenilmezsin. Bir planın varsa başkasının planının bir parçası olmazsın. Küçük düşünürsen eğer, yüksek kapılardan geçerken bile başını önüne eğersin, büyük düşünürsen eğer Mekke'ni fetheder, baş