İlk kez yayımlandığı 1983´ten günümüze defalarca baskı yapmış ve okurla kurduğu yapıcı ilişkiyi kanıtlamış olan bu kitabında Engin Geçtan insan olmanın ikilemini şöyle anlatır: "Çağdaş toplumlar kendine özgü bir olguyu da birlikte getirmiştir. İnsan eskisinden çok daha fazla sayıda insanla, çok daha kısa süreli, daha yüzeysel ilişkiler kurma eğilimindedir. Bu, soğuk bir günde karşılaşan bir grup kirpinin öyküsüne benzer. Kirpiler ısınabilmek için birbirlerine sokulurlar, ama dikenleri birbirine batar. Birbi

Karen Horney; Adler, Fromm ve Sullivan gibi sosyal psikolojik kişilik teorisi geliştirmiş ve bu teoriyi yaygınlaştırmış önde gelen psikiyatristlerden biridir. Berlin Psikanaliz Enstitüsü’nde Karl Abraham ve Hanns Sachs tarafından analiz edildikten ve yetiştirildikten sonra Franz Alexander’ın davetiyle ABD’ye gitmiş; önce Chicago Psikanalist Enstitüsü’nde, daha sonra çeşitli kuruluşlarda üst düzey yönetici olarak çalışmıştır. Bilim çevrelerinde takdirle karşılanmış ve eserler üretmiş bir bilim kadınıdır.Horn

“Dünyadaki her gelişmeyi yönlendiren bir gizli örgüte dair oldukça kapsamlı bir inanç da olsa, Ay’a aslında hiç gidilmediğine dair çok daha dar kapsamlı bir inanç da olsa, bir grubun gizli ve kötücül amaçlarla çeşitli eylemler yürüttüğüne dair kanıta dayalı olmayan inançlara ‘komplo teorisi’ denmektedir.” Peki komplo teorilerine neden inanırız? Komplo teorilerine inanmak insanların bir zaafı mı, yoksa doğal bir özelliği mi? Sadece belli insanlar mı komplo teorilerine inanır? Son zamanlarda komplo teorile

Hikâyenizi Keşfedin, Hayatınızı Yeniden YazınHer insanın bir hikâyesi vardır; hayatlarını, kararlarını ve düşünme biçimlerini şekillendiren kişisel bir anlatı. Peki bunun aynı zamanda beyninizin yapısını da etkilediğini biliyor muydunuz?Ünlü psikiyatrist ve Harvard Tıp Fakültesi profesörü olan John Sharp, bilinçdışı anlatınızı keşfetmek ve yeni içgörünüzü kullanarak kendinizi sabote etmenizin temelinde yatan “yanlış gerçeği” ortadan kaldırmak için sekiz adımlı bir süreç sunuyor. Eşsiz yaklaşımı, uygulamalı

Deniz ve Arslan ekibi, hem öğrencilere hem de uygulayıcılara büyük bir avantaj sağlayacak şekilde etik ilkeleri ve özel vakaları bir araya getiriyor. Bu kitap uygulama odaklı olup psikolojik danışmanlık ve psikoloji öğrencileri ile profesyonel uygulayıcıların deneyimledikleri etik ikilemler ile sahip olmaları gereken karar verme süreçlerini içeren gerçek vaka çalışmalarını içermektedir. Aynı zamanda prensiplere odaklanarak etikteki temel kurallar, psikolojik danışma sürecinde etik, etik karar verme modeller

Galileo ve Kopernik'e dünyanın yuvarlak olduğunu keşfetmeyi atfetmişken, onlardan bin yıl önce yaşamış Eyüp Kitabı'nın yazarı bize dünyanın yuvarlak olduğunu, kuzeyinin buz gibi soğuk olduğunu, suların kara parçalarıyla bölündüğünü, günün geceye, gecenin de güne döndüğünü anlatıyor. Bu açıkça kıtaların on iki saat arayla birbirinden uzak olduğunu ve Dünya'nın, parçalarının güne göre göreceli konumlarının şimdi çok iyi anlaşılan olayları ortaya çıkarması için dönmesi gerektiğini gösteriyor. Zihnin analizi, d

“İslami Yönelimli Psikoterapi, yeni nesil Müslüman psikologların kapsamlı katkılarına şahitlik ediyor. Sadece bölümlerin başlıklarını ve yazarlarını okuyarak dahi İslam dünyasındaki herhangi bir psikolog, kitabı Müslüman danışanların nevi şahsına münhasır sorunlarını çözmede kendisine yardımcı olması için zaruri bir kaynak olarak görecektir.” Malik Badri, Psikoloji Profesörü, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi “Dünya genelinde Müslüman danışanlarla çalışırken ihtiyaç duyulan, içgörü kaynağı, güncel, cesu

“Patolojik narsisizm, hayattan istediğini alamayanın, alsa da tatmin olamayanın huzursuzluğudur.” Klinik Psikolog Şule Öncü “Çöl büyür; yazık içinde çöller saklayana.” Friedrich Nietzsche Bu kitap, narsist olduğu ilk bakışta anlaşılan büyüklenmeci narsist bireyler kadar; narsist olduğu fark edilmeyen; sadece mağdur, depresif ya da bağımlı sanılan; yaşam akışı tıkanmış, potansiyelini gerçekleştirememiş kırgınlarla, küskünlerle ve kindarlarla, yani örtük narsistlerle ilgili. Belki kendini bildin bileli baband

Bu kitapta, Velizera Chervenkova üç temsili Japon psikoterapisini, Morita, Naikan ve Dohsa-hou’yu, bir taraftan sessizliğin terapötik gücüne, diğer taraftan beden-zihin ilişkisine vurgu yaparak masaya yatırıyor.Bu bilgi dolu harika kitapta, Velizera Chervenkova her bir terapi yöntemini kendi bölümleri içerisinde inceler ve incelediği terapi yöntemini bir Batı terapisiyle benzerlik-karşıtlık bakımından karşılaştırarak bölümleri bitirir. Morita terapisini Meta-psikiyatri’yle Naikan’ı Freudyen psikanalizle ve

William Walker Atkinson'ın "Bilinçaltı Zihin ve Tedavi Yöntemleri" eseri, zihin ve bedenin derin bağını ve bu ilişkinin sağlığımız üzerindeki etkisini inceliyor. Atkinson, zihnin gücünü ve tedavi sürecindeki rolünü, fiziksel ve ruhsal sağlık arasındaki karşılıklı etkileşimi aydınlatarak keşfetmeye davet ediyor. Bilinçaltı zihinle çalışarak, okuyucuların bilinçli hayatlarına sağlık ve dengenin nasıl entegre edileceğine dair pratik yöntemler sunuyor. Atkinson, psiko-terapinin tarihi ve metodolojisi üzerine de

Başkalarının ihtiyaçlarını daima kendinizinkilerin önüne mi koyuyorsunuz? Herkese yardım eli uzatırken kendinize hiç zaman ayırmıyor ve nihayetinde tükenmiş mi hissediyorsunuz? Peki ya hayır demek sizin için imkânsız mı? Öyleyse “süper yardımcı” olma ihtimaliniz yüksek. Jess Baker ile Rod Vincent, Süper Yardımcı Sendromu olarak adlandırdıkları aşırı vericilik ve dozu kaçmış empati halini A’dan Z’ye ele aldıkları bu kitapta yardım etme psikolojisine dair yepyeni bir bakış açısı ortaya koyuyor. Yardım etme me

Sigmund Freud, psikoloji dünyasında çığır açan bir isim olarak tanınır ve onun eserleri, insan zihninin derinliklerine olan ilgisi ve keşfi ile özdeşleşmiştir. Freud'un kaleminde şekillenen bu önemli eser, insan psikolojisinin en temel ve gizemli kavramlarından biri olan "içgüdüler" konusuna odaklanıyor.

ErichFromm’un hümanist ve bilimsel fikirlerine bugün neden daha fazla ihtiyaç duyduğumuzu, onun son asistanı ve edebi mirasının yöneticisi RainerFunk, araştırmacı Hamid Lechhab tarafından yöneltilen 100 soruya verdiği cevaplardan oluşan bu kitapta açıklıyor. Fromm’la olan kişisel deneyimlerinden yola çıkarak başta Fromm’un düşünce dünyasında devrim yaratan sosyal psikoloji kavramına odaklanıyor ve insanların teknik, ekonomik ve toplumsal değişimler karşısındaki tutumunu, özgürlük ve bağlanma sorununu Fromm’

Claire Phillips’in orta yaşta paranoid şizofreni teşhisi konulan, Oxford mezunu ve iyi eğitimli bir avukat olan annesi hakkında yazılmış bu kitap, bu denli ciddi bir akıl hastalığının bir ebeveynin ve çocuğunun hayatı üzerindeki çarpıcı etkisini gözler önüne seriyor. Yazar zarif anlatımıyla, böyle bir ebeveynle yaşamanın, kronikleşen atakların ve yaşlandıkça ona bakım vermeye devam etmenin zorluklarını da okuyucuyla ilk ağızdan paylaşıyor. Hikâyeyi ancak annesinin hastalığının 73 yaşında son kez nüksetmesin

Mimar olsun ya da olmasın, her birey, kendi yaşam alanına estetik algısı ve ihtiyaçları doğrultusunda bir takım dokunuşlar yapmayı arzular. Bu bağlamda mekân tasarımlarında mekânla birey arasındaki sinerjiyi oluşturabilmek son derece önemlidir. Duvardaki tablo sizden bir parça barındırmıyorsa eserin değeri sadece paha anlamı ihtiva eder; cebinize dokunmuştur ama kalbinize dokunmamıştır.Koleksiyonunuza kattığınız kouros, zihninizde güç, dinamizm gibi çağrışımlar yapıyorsa heykelin önünden geçerken sırtınız f

ZİHNİYETİNİZ DEĞİŞİRSE TESLİM OLMAZSINIZ, TESLİM ALIRSINIZ. Tüm içsel savaşların tek sebebi kendinizi yeteri kadar tanımıyor oluşunuzdur. Kendinizi tanımaksa neye cüret ettiğinizle alakalıdır, kendinize neyi değer gördüğünüzle, neyle beslenmek ve neyi büyütmek istediğinizle ilgilidir, bir o kadar neleri söküp atacağınızla... Kendiniz olmaya cesaret ettiğinizde başlar kişisel devriminiz ve ancak o zaman içsel gücünüzü keşfedersiniz. Bu kitapta kendi doğanız hakkındaki gerçekleri keşfetmek, beden, zihin ve ru

Hayatın; ânı yaşa, kendini şımart, mutlu ol gibi komutlarla da güzelleşmediğini tecrübe ederek gördük. Bize vazedilen hemen hiçbir motto, kalbimize tam dokunmuyor, ruhumuzun kapılarını ardına kadar açmıyor. Çünkü insana değmeyen yapay cümlelere ve sentetik emir kiplerine dolanmış durumdayız. Her yanımız sosyal mecraların şemsiyesi altında, bir yığın arkadaşla dolup taşarken, nasıl oluyor da kendi başımıza kaldığımızda sızılarımızı dindiremiyoruz? Yaşam koşullarımız eskiye nazaran iyileşmiş ve konfor alanlar

... bize tam veya mutlak tatmin vaat eden herhangi birine veya herhangi bir şeye karşı son derece dikkatli olmalıyız. Bu sadece öfke, şiddet veya hayal kırıklığı getirebilecek bir vaattir. Başka bir deyişle psikanaliz, yalnızca kurtuluş kültürlerini eleştirebilir ve onlara karşı bir panzehir olabilir. Tam tatmin sadece tanrılar, hükümdarlar veya tiranlar ya da daha yıkıcı hırslarımızı taşımak ve kapsamak için yarattığımız figürler içindir. İngiltere’nin önde gelen psikanalistlerinden Adam Phillips, son eser

Etkin görüşmeler yapabilmek için pratik stratejileri ele alan klasik bir çalışma! Klinik Görüşme, alan deneyimleri ve akademisyenlikleriyle ABD’de çok sayıda bilimsel kitap kaleme alan John ve Rita Sommers-Flanagan tarafından yazılmış temel bir başvuru kitabıdır. Ve bireyle çalışan farklı meslek dallarındaki profesyonellerin sıklıkla uyguladıkları klinik görüşmeyle ilgili oldukça kapsamlı bir çalışma niteliğindedir. Psikoloji, psikiyatri, psikolojik danışma ve rehberlik, sosyal hizmetler, psikiyatri hemşire

Psikanalizin öncüsü ve modern psikolojinin kurucularından biri olarak kabul edilen Sigmund Freud, "Gündelik Yaşamın Psikopatolojisi" adlı eserinde insan zihninin derinliklerine bir yolculuğa davet ediyor. Freud, günlük hayatımızda sıkça karşılaştığımız küçük hataların, unutkanlıkların ve garip davranışların ardındaki gizemli dürtüleri ve bilinçaltı çatışmalarını inceliyor. Kitap, adeta bir dedektif gibi, sıradan görünen anıların ve olayların altında yatan gerçekleri ortaya çıkarıyor. Freud'un zekice kurgula