Din eğitiminde özellikle eğitimin tanımı, niteliği, sunumu ve çerçevesi konusunda yapılan birçok çalışmada Avrupa ülkelerinde yapılan araştırmalar referans gösterilmekte, bunların konuyu ele alış tarzı ve konuyla ilgili ön kabulleri din eğitimi konusundaki teorik tartışmalarda belirleyici olmaktadır. Bu bakımdan Kıta Avrupası’ndaki her ülkenin kendi tecrübeleri doğrultusunda ürettiği çözümlerin bütünü görülmeksizin bu ülkelere yapılacak referansların sağlıklı sonuçlar vermeyeceği açıktır. Bu kitap yazarın

Özellikle bizim coğrafyamızda “İsrael” hakkında yazmak cesaret meselesidir. Tarihi gerçekleri ve akademik doğruları saptırmadan samimice yazılmış bir yazı dahi alışılmış retoriğin dışında ise yapıcı olmayan bir şekilde eleştirilmeye ve hatta provokatif bir üslupla ötekileştirilmeye mahkûmdur. Hâlbuki çözümsüzlüğü ve yaşanan acıları kabul etmek istemeyenler için yol; öncelikle yazabilmek, anlamaya, anlatmaya çalışmak, en önemlisi de sabırla, bıkmadan, cesaretle, önyargılarla ve fanatizmle mücadele etmek, med

Öğrenme süreçlerinini yaşandığı beynin kapasitesi ise sınırsızdır. Öyle ki beynin öğrenme potansiyelini araştırmaya, ölçmeye kalkanlar aciz kalmaktadırlar. Bunun yanında insanın öğrenebileceği şeyler de sınırsızdır. Mesela yerler, gökler, insanın kedi ruhi ve fiziki varlığı, varlık insanın öğrenmesi, sorgulaması ve araştırması için hazır beklemektedir. Bunların yanında Allah, insana öğrenme isteğini tetikleyen bir de merak duygusu bahşetmiştir. Bu duygu sayesinde insan bir meseleyi, bir durumu öğrenmek, anl

21. yüzyılda, çağın gereksinimlerine uygun bireylerin yetişmesinde ana dili öğretiminin önemi tartışılmazdır. Türkçe öğretmenleri, öğrencileri yaşama hazırlama adına onları gerekli bilgi ve becerilerle donanımlı hale getirecek öğrenme ortamları oluşturmalıdır. Bu öğrenme ortamlarında öğrencilere kazandırılmak istenen bilgi ve beceriler çağdaş bir eğitim ve öğretim düzeni içerisinde yapılandırılarak öğrencilere kazandırılmalıdır. Öğrenci odaklı tasarlanmış öğrenme ortamlarında, öğretim sürecinin bir parçası

Eğitim alanında geliştirilen bilişim teknolojisi alanının epistemolojik, ontolojik ve etik temelleri Türkiye için hâlen oluşma ve gelişme düzeyindedir. Bu arayış ve kavrayış süreci başta kavramsallaştırma, kullanımda olan kavramların Türkçeleştirilmesi ve kavram birlikteliği bakımından sorunlara yol açmaktadır. Eğitim Teknolojileri Kavram Sözlüğü eğitim teknolojilerine yönelik farklı algıları, uygulamaları ve süreçleri ortak paydaya yaklaştırma çabasına yönelik bir çalışmadır. Eğitim teknolojilerine yönelik

Modernleşme tecrübesini doğru anlamak, yetiştirilmek istenen yeni insanı keşfetmenin adeta ön şartıdır. Dünyadaki modernleşen bütün eğitim sistemleriyle paralel olarak Osmanlı İmparatorluğu’nda da eğitim, 19. yüzyılda gündeme gelmiştir. Modernleşmeyle birlikte eğitimin devlet tarafından organize edilmesi, özellikle de parasız ilk eğitimin zorunlu hâle gelmesi ile eğitim yaygınlaşmış, okullaşma ve okuryazarlık oranlarında artış meydana gelmiştir. II. Meşrutiyet Dönemi’nde eğitim stratejileri ve felsefesi de

Eğitim, çağlar boyu bilme, bilgilendirme ve eylem arasında gezinen bir olgu. Muhtevası, mekânı, araç-gereçleri ve praksisi zamana ve coğrafyaya göre değişen muğlak bir kavram. Modern dönemde devletlerin aydınlatma meşalesi ya da geniş kitleleri terbiye kırbacı. Bireyler için, kendini tanımaya ve hayata tutunmaya bir kurtuluş reçetesi. Tabiaten bilme, bilgilenme ve bildiğini aktarma kodlarına sahip olan insan, bilgiyi idrak ve şuur eşliğinde yoğurarak irfan/kültür üretir. Bilginin niteliği ve niceliği hayat

Eğitim sürecinde akademik başarı, yalnızca başarı testlerinden alınan sonuçları ifade etmez. Akademik başarı düzeyi yüksek olan öğrencilerin, akademik başarısı düşük olan öğrencilere göre öğrenme motivasyonu ve mutluluklarının arttığını gösteren araştırmalar, akademik başarının, başarı kavramı ile sınırlandırılmaması gerektiğini göstermektedir. Başarılı bireyler, istedikleri okullarda istedikleri eğitimleri alabilme şansına sahip olabilirler. İstedikleri mesleklerde çalışabilme şansları artar. Sosyal çevrel

Okulların, sınıfta verilen öğretimden daha fazla görevleri olduğuna inanıyoruz. Eğitim sisteminin ve okulların her bir çocuğu keşfetmesi, onu yetenek ve eğilimleri doğrultusunda yetiştirmeye odaklanması sadece çocuğun değil aynı zamanda toplumun da gelişmesine yardımcı olacaktır. Okullarda nitelikli eğitim ve deneyimsel öğrenme herkes için erişilebilir kılınmalı. Okulların gelişmesi, çağın gerekliliklerine göre yeniden yapılanması ve dinamik olarak varlığını sürdürmesinde okul geliştirme çalışmalarının süre

İçinde bulunduğumuz 21. yüzyılda küresel anlamda bilim ve teknolojideki gelişmeler özellikle eğitim alanında değişim ve yeniliği kaçınılmaz hâle getirmiştir. Günümüzde teknoloji hayatın vazgeçilmez bir unsuru olmuştur. Özellikle, dijital teknoloji Z ve Alfa olarak adlandırılan kuşakların hayatlarında önemli bir yer edinmektedir. Nitekim Prensky (2001) bu kuşakları dijital yerliler olarak tanımlamaktadır. Teknolojinin, özellikle dijital teknolojinin insan hayatında bu kadar önemli yer edinmesi eğitimi de etk

“Bu kitabın Türkçeye çevrilip daha geniş bir okuyucu kitlesiyle buluşacağını öğrendiğim için mutluyum. Çünkü eminim ki Türkiye’deki çoğu akademisyen, yönetici ve idareci, gelecekte onları bekleyen meydan okumalara karşı ikna edici çözümler bulmak adına yükseköğretimin halihazırdaki durumunu derinlemesine düşünmektedir. ” Ulrich Teichler “ Ulrich Teichler 1970’lerden itibaren Almanya ve Avrupa’da yükseköğretim araştırmalarının kurumsallaşmasını başlatan öncü ve seçkin bir sosyal bilimcidir. Onun sıra dışı öl

YEKDER Yayınları “Aile külliyatı” çalışmasına Çocuğumun Din Eğitiminde Aklıma Takılanlar kitabı ile bir yenisini daha ekliyor. Ailede Din Eğitimi Programı (ADEP) ile çocuğunun din eğitimine ve dini gelişimine hassasiyet gösteren geniş bir ebeveyn kitlesine ulaşan YEKDER, hazırladığı yayın çalışmaları ile gerçekleştirdiği eğitim seminerlerini desteklemektedir. Çocuğumun Din Eğitiminde Aklıma Takılanlar, ADEP seminerlerine katılan ebeveynlerin seminer sunucularına yönelttiği soruların derlenmesiyle oluşturu

Üçüncü Yaşam - Sosyal Sorumluluk Projesi - Fethiye Tazelenme Üniversitesi Kitap Açıklaması Dünyada ve ülkemizde yaşlı olarak tanımlanan 65 yaş ve üzeri nüfusun oranı hızla artmaktadır. Ülkemizde 1935 yılında %3,9 olan yaşlı nüfus, 2022’de %9,9'a yükselmiş, 2080’de her dört kişiden birinin yaşlı olacağı öngörülmüştür. Bu gerçeğe uygun geliştirilecek sosyal politikalar ve uygulamalar ile yaşlı bireylerin potansiyellerinin en iyi şekilde kullanılması, aileye ve devlete daha az bağımlı kılınması amaçlanmalıdır.

Yabancı bir dil öğrenmek, yeni bir kültürü, yeni bir yaşam biçimini ve düşünme tarzını tanımak demektir. Ötekinin gizemli dünyasına dalmayı ifade eden yabancı dil öğrenme sürecinde dil, ötekinin kendine ait kültür kodlarıyla örülü alanına açılan bir kapı işlevi görmektedir. Yabancı dil öğretiminin çeşitli boyutlarına dikkat çekmek amacıyla “Türkiye’de Yabancı Dil Öğretimi” adıyla başlattığımız projemizin ikinci ayağını teşkil eden “Yabancı Dil Öğretiminde Dil ve Kültür” başlıklı bu kitapta yabancı dil öğret

Neden niçin böyle bir kitap, bu isimde bir kitap yazmaya topluma ve velilere yararlı olmaya karar verip itildim. Bu konuda toplumun ihtiyacı olduğunu ve çok büyük bir açık boşluk olduğunu hissettim. Ben 42 yıllık bir eğitimciyim ve 2022 yılı sonunda eğitim müfettişliğinden emekliye ayrıldım. Eğitimin içinde göbeğinde yaşadım ve piştim. Mesleğim gereği çevremdeki öğrenciler ve öğrenci velileri her zaman fikirlerime başvurdu, görüşlerimi alıp yararlanmaya çalıştı. Her yıl en az kayıt döneminde yüzlerce kişiye

Toplumların çağdaş uygarlığı yakalamasında ve yaşamını sürdürmesinde en önemli ve en etkili unsurun eğitim olduğu herkes tarafından kabul edilen bir gerçektir. Eğitime önem vermeyen ve çağdaş gelişmelere kapalı bir eğitim sistemine sahip milletler bir süre sonra Mustafa Kemal Atatürk’ün “Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.” sözünde yer alan sonuçları yaşamaları muka

Türkiye ölçeğinde geçmişten günümüze doğru eğitim sürecinde yaşanan değişim ve dönüşüme ilişkin yansımaların vurgulandığı bu çalışma, dün ve bugün bağlamında eğitimi oluşturan önemli alan ve temalara ilişkin farkındalıklar edinip yarınlara hazırlıklı olmayı amaçlamaktadır. Okur ve araştırmacılar için yüksek düzeyde işlevselliği temele alan çalışma, görüş ve yorum çeşitliliğine dayanmaktadır. Bununla birlikte hazırlanan çalışma, eğitim sürecindeki uygulamalara bağlı olumlu ve olumsuz yansımaların kaleme alın

Karşılaştırmalı eğitim yönetimi araştırmaları, eğitim sistemlerinin farklı ülkelerde nasıl örgütlendiğinin ve amaç-yapı-süreç döngüsünün nasıl gerçekleştiğinin analizi için araştırmacı ve uygulayıcılara bir çerçeve sunar. Bununla birlikte politika yapıcılar, farklı ülkelerdeki eğitim politikaları, uygulamaları ve sonuçları hakkında karşılaştırmalar yaparak kendi eğitim sistemlerine uygun uygulama ve kararlara ulaşabilirler. Bu amaç ile gerçekleştirilen karşılaştırmalı eğitim yönetimi araştırmaları ile ülkel